Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
BYSTANDER : English Turkish

n. seyirci, olaya karışmadan bir kenarda duran kimse

BYSTREET : English Turkish

n. ara yol

BYTE : English Turkish

n. bilgisayarlar ve bilgisayar teknolojisi konusunda yayım yapan aylık bir Amerikan dergisi

BYTE : English Turkish

n. bayt (bilgisayar)

BYTECODE : English Turkish

n. (Bilgisayar) Java makina dili (tüm platformlarla uyumlu)

BYWAY : English Turkish

n. sapa yol, dolaşık yol, karanlık yol

BYWORD : English Turkish

n. atasözü, özdeyiş; adı çıkmış yer veya kimse, dile düşmüş kimse

BYWORK : English Turkish

n. ek iş, düzenli işim yanında yapılan iş; ikinci iş

BYZANTINE : English Turkish

adj. Bizans ile ilgili

BYZANTINE CHURCH : English Turkish

Bizans Kilisesi, Bizans tarzında inşa edilmiş olan kilise, Bizans İmparatorluğu zamanında devrinde inşa edilmiş olan kilise

BYZANTINE EMPIRE : English Turkish

Bizans İmparatorluğu, Doğu Roma İmparatorluğu, Roma İmparatorluğu'nun MS 395 yılında doğu ve batı olarak ayrılmasıyla ortaya çıkan ardılı imparatorluk (MS 1453 yılına kadar sürdü)

BYZANTINE GREEK : English Turkish

n. Bizans Yunancası, Bizans İmparatorluğu'nda konuşulmuş olan ortadan kaybolmuş bir dil

BYZANTINESQUE : English Turkish

adj. Bizans ile alakalı; Bizans İmparatorluğu'na ait

BYZANTINIST : English Turkish

n. Bizans tarihi öğrencisi, Bizans kültürü okuyan kimse

BYZANTIUM : English Turkish

n. Bizans

BZ : English Turkish

"busy (meşgul)", meşgul, yoğun, kullanımda (İnternet Sohbet Argosu)

BÉARNAISE : English Turkish

n. (Fransızca) bearnaise sosu, hollandaise sosuna çok benzer ancak beyaz şarap (limon suyu yerine) tarhun otu ve soğancıkla yapılan sos

BÉCHAMEL : English Turkish

n. (Fransızca) beşemal sos, un tereyağ ve sütten yapılan beyaz sos

BÊTE NOIRE : English Turkish

n. sevilmeyen veya nefret edilen kişi; sevilmeyen veya nefret edilen şey

BÊTISE : English Turkish

n. aptalca veya gülünç hareket veya yorum; aptallık (Fransızca'dan)

C : English Turkish

n. yüz dolarlık banknot, do [müz.], orta, yüz (romen rakamı)

C : English Turkish

karbon

C EXTENSION : English Turkish

C uzantısı, C programa dilindeki bir kaynak dosyasının uzantısı

C FLAT : English Turkish

do bemol, do notasının yarım kademe altındaki müzik notası

C LANGUAGE : English Turkish

C dili, yüksek seviye bir programlama dili türü