English Turkish
CHEATED ON HIM : English Turkish
onu oyuna getiren, onu kandıran, onu dolandıran
CHEATER : English Turkish
n. hilebaz, hilekâr, dolandırıcı, aldatan kimse
CHEATING : English Turkish
n. hile, dolap, dalavere, hilekârlık
CHEATING : English Turkish
adj. aldatan
CHEATINGLY : English Turkish
adv. aldatıcı bir tarzda, dürüst olmayan bir şekilde
CHECHEN : English Turkish
adj. Çeçen, Çeçenistan (Kuzey Kafkasya'da yer alan bir Rus Federasyonu Cumhuriyeti) ile ilgili, Çeçenistan'a özgü
CHECHEN : English Turkish
n. Çeçen, Çeçenistanlı, Çeçenistan yerlisi veya burada yaşayan kimse; Çeçence, Çeçen dili, Çeçenistan'da konuşulan dil
CHECHEN : English Turkish
n. Çeçence, Çeçen dili, Çeçenistan'da konuşulan bir Kuzey Kafkasya dili
CHECHENIA : English Turkish
n. Çeçenistan, kuzey Kafkasya'da bir Rusya cumhuriyeti (Chechenya veya Chechnya olarak da yazılır)
CHECHENYA : English Turkish
n. Çeçenistan, kuzey Kafkasya'da bir Rusya cumhuriyeti (Chechenia veya Chechnya olarak da yazılır)
CHECHNIA : English Turkish
n. Çeçenya, güney Rusya'da bir bölge
CHECHNYA : English Turkish
n. Çeçenistan, Rusya'da otonom bir cumhuriyet (bağımsızlık için geçmişte savaştı, Rusya ile sürmekte olan sürtüşmesi vardır)
CHECK : English Turkish
n. check, çek, karşılaştırma, makbuz, fiş, marka; engel, durdurma; denetleme, denetim, kontrol, kontrol belgesi, kontrol işareti; şah, fasıla, ara, ekose, köpeğin koku alamayıp durması
CHECK : English Turkish
v. karşılaştırmak, kontrol etmek, gözden geçirmek, denetlemek, çek yazmak, çek keşide etmek; durdurmak; şah demek; frenlemek, kısmak, alıkoymak, tutmak; gemlemek; kontrol işareti koymak, emanete bırakmak, karelerle kaplamak
CHECK ACCOUNT : English Turkish
çek hesabı, para yatıran tarafından çekle para çekmeye konu olan banka hesabı
CHECK AGAINST : English Turkish
v. karşılaştırmak, kıyaslamak
CHECK AUTHORIZATION : English Turkish
çek tasdiki, bir çekin geçerli olduğuna dair banka tarafından yapılan onaylama
CHECK BACK : English Turkish
v. tekrar soruşturmak
CHECK BIT : English Turkish
onun alınma kapasitesini değerlendirmek için veri ile birlikte yollanan bilgisayar biti (basit temel bilgi birimi)
CHECK BOX : English Turkish
n. kontrol kutusu, kullanıcının belirli bir opsiyonu veya durumu harekete geçirmesi veya kapatmasına olanak sağlayan bir diyalog kutusu içindeki kare
CHECK CANCELLATION : English Turkish
çek iptali, bir çeki kabul etmemesi için bankaya verilen talimat
CHECK CARS FOR EXPLOSIVES : English Turkish
araçları patlayıcı madde taşıyıp taşımadıkları yönünden kontrol etmek
CHECK DESTRUCTION : English Turkish
çekte tahribat, onun geçersiz sayılmasına sebep olan çekte meydana gelen hasar
CHECK DIGIT : English Turkish
numarayı kontrol etmek, kontrol numarası
CHECK DRAWING : English Turkish
ir çekin bankadan karşılığını alma, çeki bankadan bozdurarak para çekme
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani