Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
DRAW A SWORD : English Turkish

kılıç çekmek, kılıcı yerinden çıkarmak; savaş ilan etmek

DRAW A VEIL OVER : English Turkish

gizlemek, maskelemek

DRAW AN ANALOGY : English Turkish

paralellik kurmak, karşılaştırmak, karşılaştırma yapmak

DRAW AN AUDIENCE : English Turkish

v. seyirci çekmek

DRAW APART : English Turkish

v. ayrılmak, ayrı düşmek, kenara çekmek

DRAW APPLAUSE : English Turkish

v. alkış almak, alkışlanmak

DRAW ASIDE : English Turkish

kenara çekmek

DRAW ATTENTION : English Turkish

ilgi çekmek

DRAW AWAY : English Turkish

geri çekmek, çekip ayırmak, çekilmek, uzaklaşmak, ayrılmak

DRAW BACK : English Turkish

geri çekmek, geri almak, yerine getirmemek, geri kalmak, çekilmek, gerilemek

DRAW BLOOD : English Turkish

kan almak, kan çekmek, bir kimsenin damarlarından kan almak (şırınga ile); bir kimseyi duygusal veya fiziksel olarak incitmek; kanatmak, kanamasına neden olmak (silah yumruk vs ile)

DRAW BREATH : English Turkish

nefes almak, soluk almak, ferahlamak

DRAW CLOSE : English Turkish

v. yaklaşmak, yanaşmak

DRAW CONCLUSIONS : English Turkish

sonuçlar çıkarmak, çıkarımlar yapmak, sonuçlara varmak, neticelere ulaşmak, elde bulunanlara veya duruma bakarak sonuçlar çıkarmak

DRAW CONSOLATION : English Turkish

v. avunmak, teselli bulmak

DRAW CUSTOMERS : English Turkish

müşteriler çekmek

DRAW DOWN : English Turkish

indirmek, aşağıya çekmek

DRAW IN : English Turkish

solumak, nefes almak, ayartmak, aklını çelmek, kısmak, istasyona girmek, kenara yanaşmak, kısalmak (gün)

DRAW INFERENCES : English Turkish

sonuçlar çıkarmak, çıkarımlar yapmak, sonuçlara varmak, neticelere ulaşmak, elde bulunanlara veya duruma bakarak sonuçlar çıkarmak, mantık yürüterek sonuçla çıkarmak

DRAW INFORMATION : English Turkish

v. bilgi almak, bilgi sızdırmak

DRAW INSPIRATION : English Turkish

ilham almak

DRAW INTEREST : English Turkish

faiz kazanmak, parasının üzerine faiz elde etmek

DRAW INTO : English Turkish

n. girmek, yanaşmak

DRAW IT FINE : English Turkish

v. kısa kesmek, uzatmamak, abartmamak

DRAW LOTS : English Turkish

kura çekmek