Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

EXCEPTIONALLY : English Turkish

adv. istisna olarak, son derece, fevkalade

EXCEPTIONALNESS : English Turkish

n. istisnai olma durumu, olağanüstülük, fevkaladelik, olağan dışı olma durumu

EXCEPTIONS CLAUSE : English Turkish

istisnalar maddesi, olağan dışı şeylerin listelendiği madde

EXCEPTIVE : English Turkish

adj. bir istisna olan veya istisna içeren; dar görüşlü, kusur bulan; itiraz eden, karşı çıkan

EXCEPTIVE : English Turkish

n. istisna, nadir

EXCERPT : English Turkish

n. seçme parça, özel baskı, alıntı

EXCERPT : English Turkish

v. alıntı yapmak, seçme parça almak

EXCERPTION : English Turkish

n. alıntı, daha büyük bir edebi çalışmadan seçilen pasaj; seçim; alıntı; aktarma, eserden alıntı yapma; seçip alma işlemi

EXCESS : English Turkish

n. aşırılık, aşırıya kaçma, fazlalık, fazla; ilave; taşkınlık, ölçüsüzlük

EXCESS BAGGAGE : English Turkish

n. bagaj fazlası, fazla valiz

EXCESS BAGGAGE CHARGE : English Turkish

n. fazla valiz ücreti

EXCESS COST : English Turkish

n. masraf fazlası, ek ödeme

EXCESS CURRENT : English Turkish

n. fazla akım

EXCESS FARE : English Turkish

mevki farkı ücreti, bilet ücreti farkı

EXCESS FLUID IN THE ABDOMEN : English Turkish

n. küpleme

EXCESS FREIGHT : English Turkish

n. yük fazlası ücreti

EXCESS INSURANCE : English Turkish

sigorta kapsamı dışında, sigorta edilen taraflarca ödenmesi gereken hasar payı

EXCESS LIQUIDITY : English Turkish

likidite fazlası, bir bankanın taşımasına müsade edilenden daha fazla miktarda yedek para miktarına sahip olması durumu

EXCESS LUGGAGE : English Turkish

agaj fazlası

EXCESS OF ENERGY : English Turkish

enerji fazlası, çok fazla miktarda enerji, ihtiyaç duyulandan daha fazla miktarda enerji

EXCESS POSTAGE : English Turkish

n. posta ek ücreti, cezalı posta masrafı

EXCESS PROFITS TAX : English Turkish

kazanç fazlası vergisi, bir iş girişiminin baz alınan yıllara göre ortalama kazanç ortalamasının üzerindeki kazançlarından alınan vergi, ept (Finans)

EXCESS SUPPLY : English Turkish

fazla veya gereksiz stok, ekstra karşılı, ekstra yedek akçe, yedek veya artık stok

EXCESS VOLTAGE : English Turkish

n. aşırı voltaj, yüksek gerilim

EXCESS WEIGHT : English Turkish

n. fazla ağırlık