Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
HAEMATIC : English Turkish

adj. kanla ilgili, kan gibi, kanla dolu, kana ait, kanı etkileyen

HAEMATIC : English Turkish

n. kana etki eden ilaç

HAEMATINIC : English Turkish

adj. hematinik, kan durumunu iyileştirir

HAEMATITE : English Turkish

n. hematit, olijist, kantaşı

HAEMATOCYTE : English Turkish

n. hematosit, kan hücresi

HAEMATOLOGIST : English Turkish

n. hematolog, hematoloji uzmanı, kanın incelenmesine yönelik bilimsel çalışma yürüten kimse

HAEMATOLOGY : English Turkish

n. hematoloji, kanbilim

HAEMATOMA : English Turkish

n. hematoma, vücutta lokalize kan pıhtılaşması, kan pıhtılaşması nedeniyle şişlik oluşması (ayrıca hematoma)

HAEMATOSIS : English Turkish

n. hematosis, hematoz, kan oluşumu, kan üretimi, hematopoez (Hematoloji); arteriyalizasyon, venöz kanı arteryel kana dönüşümü; hematopoez, kan hücrelerinin oluşumu, kan hücrelerinin gelişimi (Tıp)

HAEMATOXYLON : English Turkish

n. hematoksilen, Yucatan’da bulunan yerli baklagiller ağacı, bakkam ağacı, bakkam ağacı odunu

HAEMATOXYLUM CAMPECHIANUM : English Turkish

n. siyah boya üretiminde kullanılan kahverengi veya kahverengi-kırmızı özodun üreten Orta Amerika ve Batı Hint adalarında bulunan yerli küçük ağaç; hematoksilen, bakkam ağacı

HAEMATURIA : English Turkish

n. (Üroloji) hematüri, idrarda kan görülmesi

HAEMIN : English Turkish

n. hemin, kırmızımsı kahverengi kristal (Kimya)

HAEMO : English Turkish

pref. kan, hemo

HAEMOCYTE : English Turkish

n. hemosit, kan hücresi; omurgasızlarda görülen kırmızı kan hücreleri

HAEMODIALYSIS : English Turkish

n. hemodiyaliz, kan diyalizi, vücuttan artık maddeleri bir makine aracılığı ile temizleme (böbrek yetmezliği durumlarında kullanılır)

HAEMOGLOBIN : English Turkish

n. hemoglobin

HAEMOLYSIS : English Turkish

n. hemoliz, (Tıp) kırmızı kan hücrelerinin bozulması, kırmızı kan hücrelerinin yıkılması (ayrıca hemolysis)

HAEMOPHILE : English Turkish

n. hemofili hastası kimse

HAEMOPHILIA : English Turkish

n. hemofili, kan hastalığı

HAEMOPHILIAC : English Turkish

n. hemofili hastası kimse

HAEMOPHILIC : English Turkish

adj. hemofilik, hemofili hastalığı geçirme (kanın normal bir şekilde pıhtılaşmasının yetersiz olması ile karakterize edilen kalıtsal bir hastalık)

HAEMOPHILUS DUCREYI : English Turkish

n. şankroid, Ducrey basili, cinsel yolla bulaşan şankroid hastalığına neden olan bakteri türleri (İtalyan dermatolog Augusto Ducrey’in adını alan)

HAEMORRHAGE : English Turkish

n. kanama, kan kaybetme

HAEMORRHAGIC : English Turkish

adj. kanamaya ilişkin, kanama, kanamadan dolayı, kanama ile birlikte