English Turkish
JONES : English Turkish
n. komşu, sıradan tip
JONESES : English Turkish
n. komşu, komşular, arkadaşlar, bir kişinin sosyal olarak eşit olduğu insanlar
JONESING : English Turkish
n. isteme, bir şeyi elde etmeye çalışma (Argo)
JONESTOWN : English Turkish
n. Jonestown, Pennsylvania’da bir şehir (ABD),Teksas’ta bir şehir (ABD); Devrimci Jim Jones ve “İnsanların Tapınağı” tarikatı üyeleri tarafından Guyana’da kurulan yerleşim yeri
JONESTOWN MASSACRE : English Turkish
Jonestown Katliamı, lider Jim Jones’un üyelerin siyanürlü içki içmelerini emrederek 1978’de Guyana’da “İnsanların Tapınağı” tarikatı üyeleri tarafından gerçekleştirilen toplu intihar
JONESTOWN TRAGEDY : English Turkish
Jonestown Trajedisi, lider Jim Jones’un üyelerin siyanürlü içki içmelerini emrederek 1978’de Guyana’da “İnsanların Tapınağı” tarikatı üyeleri tarafından gerçekleştirilen toplu intihar
JONG : English Turkish
n. ereğe veya kadına hitap etme şekli (Güney Afrika’da)
JONGLEUR : English Turkish
n. Ortaçağda gezgin müzisyen
JONI : English Turkish
n. Joni, kadın ismi (Joan isminin bir şekli)
JONKOPING : English Turkish
n. Jonkoping, Jönköping, güney İsveç’te bulunan bir il; Jonkoping Bölgesinde bulunan bir şehir
JONKOPING COUNTY : English Turkish
n. Jonkoping İli, güney İsveç’te bulunan bir il
JONQUIL : English Turkish
n. fulya
JONSON : English Turkish
n. Jonson, soyadı; Ben Jonson (
1637), İngiliz oyun yazarı ve şair
JONSONIAN : English Turkish
adj. Jonson’a özgü, Ben Jonson, oyunları veya şiirlerine ait olan
JOPLIN : English Turkish
n. Joplin,soyadı; Janis Joplin (
1970), Amerikalı blues ve rock şarkıcısı, "Big Brother and the Holding Company" ve "The Full Tilt Boogie Band" rock grupları da dahil 1960’lı yılların birkaç psikedelik rock grubu üyesi
JORDAN : English Turkish
n. Ürdün, Ürdün nehri
JORDAN : English Turkish
n. oturak, lazımlık (British resmi olmayan)
JORDAN EXPORT DEVELOPMENT AND COMMERCIAL CENTERS : English Turkish
Ürdün İhracatı Geliştirme ve Ticaret Merkezleri, iş ve ticareti teşvik etmek için Ürdün hükümeti tarafından kurulan örgüt
JORDAN PACT : English Turkish
Ürdün Anlaşması, İsrail ve Ürdün arasında barış anlaşması
JORDAN PLAIN : English Turkish
Ürdün ovası, Ürdün Vadisi’nin İncil’deki ismi
JORDAN RIVER : English Turkish
Ürdün Nehri, İsrail/Batı Şeria ve Ürdün arasındaki sınırı oluşturan kuzey İsrail’den Ölü Deniz’e akan nehir
JORDAN VALLEY : English Turkish
Ürdün Vadisi, İsrail ve Ürdün arasına bulunan alçak bölge
JORDANESQUE : English Turkish
adj. Jordon tarzı, Michael Jordan hissini vermek, hatırlamak ya da ona benzer olan bir şeyi anımsama amaçlı kullanılan (NBC Spor muhabiri Marv Albert tarafından uydurulan)
JORDANIAN : English Turkish
n. Ürdünlü
JORDANIAN : English Turkish
adj. Ürdün
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani