Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
KANNADA : English Turkish

n. Kanada, güney Hindistan’da konuşulan Dravidian dili

KANNADA LANGUAGE : English Turkish

n. Kannada dili, güney Hindistan’da konuşulan Dravidian dili

KANNON : English Turkish

n. Kanon, Doğu Asya Budistleri tarafından tapılan en saygın şefkat bodhisattvası, merhamet tanrıçası

KANS. : English Turkish

n. Kansas, orta Amerika Birleşik Devletleri’nde bir eyalet

KANSAN : English Turkish

n. Kansas vatandaşı (ABD)

KANSAN : English Turkish

adj. Kansas’a özgü, Kansas’a ait (ABD)

KANSAS : English Turkish

n. Kansas, orta Amerika Birleşik Devletleri’nde bir eyalet

KANSAS CITY : English Turkish

Kansas City, Missouri’de bir şehir (ABD); Kansas’da bir şehir (ABD)

KANSAS STATE UNIVERSITY : English Turkish

Kansas Devlet Üniversitesi, KSU, Manhattan’da (Kansas, ABD) bulunan büyük devlet üniversitesi

KANT : English Turkish

n. Kant

KANTIAN : English Turkish

n. Kant felsefesi yanlısı

KANTIAN : English Turkish

adj. Kant'a ait, Kant felsefesi ile ilgili

KANTIANISM : English Turkish

n. Immanuel Kant’a ait doktrin; Kant felesefesi

KAO CORPORATION : English Turkish

n. Kao Corporation, tüketici ürünleri üreten ve satan Tokyo merkezli Japon şirketi (sabunlar, temizlik ürünleri, deterjanlar, şampuanlar, kozmetik ve kimyasal ürünler)

KAOLIANG : English Turkish

n. sorgum, birkaç tahıl üreten çayırdan herhangi biri

KAOLIN : English Turkish

n. kaolin, arıkil

KAOLINE : English Turkish

n. kaolin, arıkil

KAPALAI : English Turkish

n. Malezya'da dalış merkezi olarak bilinen bir ada

KAPELLMEISTER : English Turkish

n. koro şefi, orkestra şefi

KAPLAN : English Turkish

n. kaplan, bir aile ismi

KAPOK : English Turkish

n. yastık pamuğu

KAPOSI'S SARCOMA : English Turkish

n. KS, Kaposi sarkoması, deride morumsu kırmızımsı lekelere sebep olan ve daha çok ayaklarda ve bacaklarda görülen bir çeşit damar kanseri ( çogunlukla Aids'in bir sonucu olarak ortaya çıkan)

KAPPA : English Turkish

n. kappa, yunan alfabesinin onuncu harfi

KAPUT : English Turkish

adj. bozuk, mahvolmuş

KAPUTT : English Turkish

adj. bozuk, harap, bitkin, tamamen bitmiş; çalışmayan