Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
LOAN FUND : English Turkish

ikraz fonu, sınırlı miktarda kredi veren kamu kuruluşu

LOAN MATURITY : English Turkish

orcun vade tarihi, bir borcun tamamen geri ödendiği tarih

LOAN OFFICE : English Turkish

kredi ofisi, kredilerin verildiği büro

LOAN ON EASY TERMS : English Turkish

uygun şartlarla kredi almak, geri ödemesi kolay olan kredi

LOAN PARTICIPATION : English Turkish

ikraz iştiraki, kredi miktarının bir kısmını sağlama

LOAN SHARK : English Turkish

tefeci

LOAN SOCIETY : English Turkish

kredi verme kurumu, kredi sağlayan şirket

LOAN SUBMISSION : English Turkish

kredi almak için kullanılan belgeler

LOAN TO VALUE RATIO : English Turkish

kredi ve gayrimenkul değeri oranı, konut kredisi miktarı ile gayrimenkulün satın alındığı değeri arasındaki ilişki

LOAN TRANSLATION : English Turkish

n. calque, bir dile yeni kelime tanıtmak için başka bir dilde aynı anlama gelen kelimeyi kullanmak, bir dilden doğrudan kelimesi kelimesine alınıp başka bir dile sunulan kelime veya ifade

LOAN VALUE : English Turkish

n. borçlanma değeri, ek teminat değeri ile borç miktarının arasındaki ilişki

LOAN WITH INTEREST : English Turkish

n. faizle kredi verme, faizi zamanla çoğalan kredi

LOAN WORD : English Turkish

n. başka dilden alınan sözcük

LOAN-BLEND : English Turkish

n. loanblend, farklı dillere ait parçalar içeren kelime, kırma

LOANBLEND : English Turkish

n. loan-blend, farklı dillere ait parçalar içeren kelime, kırma

LOANED : English Turkish

adj. ödünç

LOANER : English Turkish

n. borç veren kimse, ödünç para veren kimse; kredi veren kimse, mukriz

LOANING : English Turkish

n. ödünç verme, aynı şeyin veya miktarının geri verileceği karşılığında ödünç para veya mülkiyet verme; sığırların işlenmiş toprak içinden sürüldükleri açık alan; süt sağma avlusu veya çimlerle kaplı alan (İngiltere’de kullanılan)

LOANWORD : English Turkish

n. başka bir dilden alınmış sözcük, bir dilden alınıp başka dilin bir parçası haline getirilen sözcük

LOATH : English Turkish

adj. isteksiz, gönülsüz

LOATHE : English Turkish

v. nefret etmek, iğrenmek, tiksinmek

LOATHER : English Turkish

n. iğrenen kimse, tiksinen kimse, nefret eden kimse

LOATHFUL : English Turkish

adj. iğrenç, tiksinme duygusuna yol açan; berbat, itici, nefret uyandıran; nefret dolu; tiksindirici; isteksiz (İskoçça)

LOATHING : English Turkish

n. nefret, iğrenme

LOATHINGLY : English Turkish

adv. nefretle, iğrenerek