Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
LUCKILY : English Turkish

adv. allah'tan, iyi ki, bereket versin ki

LUCKINESS : English Turkish

n. şanslılık

LUCKLESS : English Turkish

adj. şanssız

LUCKY : English Turkish

adj. şanslı, uğurlu, tâlihli

LUCKY DOG : English Turkish

şanslı herif

LUCKY STAR : English Turkish

n. şans yıldızı

LUCRATIVE : English Turkish

adj. kârlı, kazançlı

LUCRATIVELY : English Turkish

adv. kârlı bir biçimde, kazançlı olarak

LUCRE : English Turkish

n. para

LUCRETIUS : English Turkish

n. Titus Lucretius Carus (MÖ.
55), Romalı şair ve filozof

LUCUBRATE : English Turkish

v. geç vakte kadar çalışmak, sabahlamak, emek vermek

LUCUBRATION : English Turkish

n. emekle yapılmış eser

LUCUBRATOR : English Turkish

n. sabahlara kadar çalışan kimse

LUCUBRATORY : English Turkish

adj. emek isteyen, zahmetli

LUCULLAN : English Turkish

adj. Lucullus'la ilgili (müthiş zenginliği ve sınır tanımayan partileri ile tanınan Romalı general ve gurme); müsrif, sınır tanımayan, zengin

LUCULLAN BANQUET : English Turkish

Lucullus şöleni, Lucullus (müthiş zenginliği ve sınır tanımayan partileri ile tanınan Romalı general ve gurme) tarafından tertip edilenlere benzer müsrif davet

LUCULLUS : English Turkish

n. gurme olarakta tanınan Romalı general

LUCY : English Turkish

n. bir bayan ismi (Lucille'in bir şekli)

LUDDITE : English Turkish

n. makineleşme karşıtı kimse, otomasyona karşı kimse

LUDIC : English Turkish

adj. oynak, fingirdek, oynama ile ilgili

LUDICROUS : English Turkish

adj. gülünç, komik

LUDICROUSNESS : English Turkish

n. komiklik

LUDO : English Turkish

n. dama benzeri bir oyun

LUDOVIC : English Turkish

n. bir erkek ismi

LUDOVIC ZAMENHOF : English Turkish

n. Lazarus Ludovic Zamenhof (
1917) göz doktoru ve 1887'de Esperanto'nun (bir çeşit uluslararası dil) mucidi