Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
NON ACCEPTANCE : English Turkish

eddetme, anlaşma sağlamama, kabul etmeme (Hukuk)

NON AGGRESSION : English Turkish

saldırmazlık, saldırgan olmama

NON AGGRESSIVE : English Turkish

saldırgan olmayan, girişken olmayan

NON ALCOHOLIC : English Turkish

adj. alkollü olmayan, alkolsüz, alkol içermeyen

NON ALIGNED : English Turkish

müttefik olmayan, bağlı olmayan

NON ALIGNED MOVEMENT : English Turkish

ağlantısızlar hareketi, askeri bir ittifak oluşturmadan problemlerin çözümü için ortam sağlamak amacı ile 100'den fazla ülkenin katılımı ile kurulan organizasyon (NATO'ya ,Varşova Paktı'na, vb. üye olmayan devletler)

NON APPEARANCE : English Turkish

gıyap, yokluk, orada bulunmama, kaçma

NON ARRIVAL : English Turkish

n. gidememe, varamama

NON ASPIRIN : English Turkish

adj. aspirinsiz

NON ASPIRIN SUBSTITUTE : English Turkish

n. aspirinsiz ürün

NON BELLIGERENCE : English Turkish

savaşmama, savaşa katılmama

NON BELLIGERENT : English Turkish

savaşmayan

NON COMMISSIONED : English Turkish

adj. asteğmenden aşağı olan, resmen görevi olmayan

NON COMMISSIONED OFFICER : English Turkish

n. erbaş, çavuş, onbaşı

NON COMPOS : English Turkish

dengesiz, iradesiz

NON COMPOS MENTIS : English Turkish

dengesiz, iradesiz

NON CONDUCTOR : English Turkish

iletken olmayan, elektrik yükleri taşımayan madde

NON CONTENT : English Turkish

ed oyu (lordlar kamarası), kırmızı oy (lordlar kamarası)

NON CONTENTIOUS : English Turkish

adj. tartışmasız

NON DISCLOSURE AGREEMENT : English Turkish

gizlilik anlaşması, ticari sırların ifşa edilmemesi anlaşması, NDA, piyasaya sürülen yeni ürünler hakkında detaylı bilgilerin potansiyel müşterilere ifşa edilmesini engelleyen anlaşma

NON EST : English Turkish

değil (Latince)

NON EST FACTUM : English Turkish

(Latince) belirli hatalar yapıldığı takdirde imzalanmış sözleşmeyi geçersiz kılabilen ilke (örn: sözleşmeyi kasıtsız olarak yanlış anlama)

NON EVENT : English Turkish

n. düş kırıklığı, hayal kırıklığı

NON EXCITABLE : English Turkish

heyecanlı olmayan, duygusal olmayan, kolayca harekete geçirilemeyen

NON EXPENDABLE : English Turkish

harcanılamayan, tüketilemeyen, hiçbir zaman tamamen bitirilemeyn