Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
MASON DIXON LINE : English Turkish

n. Mason Dixon hattı, ABD'yi kuzey ve güney olarak ayıran sınır (Sivil Savaş esnasında kölelik yanlıları ve özgürlükçüler olarak ikiye böldü)

MASONIC : English Turkish

adj. Masonluğa ait

MASONRY : English Turkish

n. masonluk, duvarcılık

MASORA : English Turkish

n. MÖ. 10'uncu ve 7'nci yüzyıllar arasında riayet edilen Eski Ahit'in İbranice yorumlarının toplanmış hali (telaffuz ve gramer üzerine otorite olarak kabul edilen)

MASORAH : English Turkish

n. MÖ. 10'uncu ve 7'nci yüzyıllar arasında riayet edilen Eski Ahit'in İbranice yorumlarının toplanmış hali (telaffuz ve gramer üzerine otorite olarak kabul edilen)

MASORITE : English Turkish

n. Masora'nın yazarlarından biri (Eski Ahit'in İbranice yorumlarının ve açıklamalarının toplanmış hali); Masora bilgini

MASQUE : English Turkish

n. maskeli piyes

MASQUER : English Turkish

n. maskeli kimse

MASQUERADE : English Turkish

n. maskeli balo, maskeli balo kostümü, sahte tavır, taslama

MASQUERADE : English Turkish

v. maskeli baloya katılmak, sahte tavır takınmak, olduğundan başka görünmek

MASQUERADER : English Turkish

n. maskeli kimse, maskara, karnaval

MASS : English Turkish

n. kütle, kitle, küme, yığın, aşai rabbani ayini, aşai rabbani ayini müziği

MASS : English Turkish

v. yığmak, toplamak, kümelemek

MASS MEDIA : English Turkish

kitle iletişim araçları

MASS MEETING : English Turkish

kalabalık miting

MASS MOVEMENT : English Turkish

n. kitle hareketi

MASS PRODUCTION : English Turkish

seri üretim, toplu üretim

MASSACHUSETTS : English Turkish

n. Masachusets Eyaleti, ABD'nin doğu kıyısında bir eyalet

MASSACHUSETTS BAY COLONY : English Turkish

Masachusets Körfez Kolonisi, 1600'lerin başlarında ve ortalarında Yeni Dünya Püritenleri tarafından kurulan koloni

MASSACHUSETTS TRUST : English Turkish

Masachusets itimadı, bir servetin yediemin ve yatırımcıların satın aldığı "güvenilir birimler" tarafından yönetilmesi şeklindeki iş organizasyonu tarzı (bir şirketin hisse senetlerini satın almaya benzeyen)

MASSACRE : English Turkish

n. katliam, kılıçtan geçirme, toplu cinayet

MASSACRE : English Turkish

v. kılıçtan geçirmek, toplu katliam yapmak, katliam yapmak

MASSAGE : English Turkish

n. masaj

MASSAGE : English Turkish

v. masaj yapmak, ovmak

MASSEUR : English Turkish

n. masör