Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
PANOPTICON : English Turkish

n. hücreleri gardiyana baklan dairevi hapishane

PANORAMA : English Turkish

n. panorama, geniş görünüm, manzara, şehrin uzaktan genel görünümü

PANORAMIC : English Turkish

adj. panoramik, kuşbakışı, geniş bakış açılı

PANORAMIC SKETCH : English Turkish

kuşbakışı çizim

PANORAMIC WINDSHIELD : English Turkish

n. panoramik ön cam, geniş görüş açılı ön cam

PANSY : English Turkish

n. homoseksüel, kadınsı erkek, hercai menekşe

PANSY BOY : English Turkish

homoseksüel, kadınsı erkek

PANT : English Turkish

v. hızlı hızlı solumak, solumak, hasret kalmak, özlemek

PANT FOR BREATH : English Turkish

v. soluk soluğa olmak, nefesi daralmak

PANT OUT : English Turkish

nefes nefese söylemek

PANTAGRUELIAN : English Turkish

n. Gargantua'nın devasa oğlu (Fransız yazar Rabelis tarafından yazılan "Pantagruel" adlı hikayede)

PANTAGRUELIAN : English Turkish

adj. devasa; hicivli (Argo)

PANTALOON : English Turkish

n. komik ihtiyar bunak [tiy.]

PANTALOONS : English Turkish

n. pantolon [amer.]

PANTECHNICON : English Turkish

n. mobilyacı, ev taşıma kamyonu

PANTECHNICON VAN : English Turkish

ev taşıma kamyonu

PANTHEISM : English Turkish

n. panteizm, bütün varlıkların tanrı olduğu görüşü

PANTHEIST : English Turkish

n. panteist

PANTHEISTIC : English Turkish

adj. panteistik

PANTHEON : English Turkish

n. en büyük tapınak (roma)

PANTHEON : English Turkish

n. panteon, ulusal kahramanlar anıtı, ulusun bütün tanrıları

PANTHER : English Turkish

n. panter, pars

PANTHERA : English Turkish

n. Panter cinsi, büyük kediler ailesi (leoparları, kar leoparlarını, aslanları, jaguarları, kaplanları, kılıç dişli kaplanları, çitaları kapsayan)

PANTIES : English Turkish

n. çocuk kısa pantolonu, külot

PANTILINER : English Turkish

n. yaprak ped