Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
TEXT MODE : English Turkish

metin modu, metin formatı, sadece metin karakterlerinin gösterildiği ve grafiklerin gösterilmediği bir grafik kartın durumu

TEXT TO SPEECH : English Turkish

n. metnin konuşmaya dönüştürülmesi, yazılı metne göre insan konuşma sesleri üreten program, konuşma sentezi

TEXT WRITER : English Turkish

metin yazarı, yazıcı, metin yazan kimse

TEXTBOOK : English Turkish

n. ders kitabı

TEXTILE : English Turkish

n. dokunmuş kumaş, dokuma

TEXTILE : English Turkish

adj. tekstil, dokuma

TEXTILE FABRIC : English Turkish

tekstil kumaşı, giysi veya materyal türü

TEXTILE GOODS : English Turkish

n. mensucat

TEXTILE MILL : English Turkish

tekstil imalathanesi, kumaşlar üreten fabrika

TEXTILES : English Turkish

n. tekstil, dokuma

TEXTING : English Turkish

n. cep telefonu üzerinden bir metin mesajı gönderme eylemi, SMS vasıtasıyla metin mesajı göndermek için cep telefonu kullanımı

TEXTUAL : English Turkish

adj. metne ait, düzyazı gibi, kelimesi kelimesine

TEXTUALIST : English Turkish

n. İncil uzmanı, kutsal kitap uzmanı; kendini tam manasıyla İncil'e adamış kimse

TEXTUALLY : English Turkish

adv. metinsel açıdan, mete ait bir bakış açısından, metin bakımından

TEXTUARY : English Turkish

n. İncil üzerinde yoğun şekilde çalışan kimse, İncil uzmanı, kutsal kitap uzmanı; kendini tam manasıyla İncil'e adamış kimse

TEXTUARY : English Turkish

adj. metne ait, metne ilişkin

TEXTURAL : English Turkish

adj. dokusal, yapısal, dokuma ile ilgili

TEXTURAL CHANGES : English Turkish

n. yapısal değişiklikler

TEXTURE : English Turkish

n. doku, yapı, bünye, dokuma özelliği

TF : English Turkish

görev kuvveti, birkaç farklı savaş biriminden oluşan güç (Görev Kuvveti)

TFH : English Turkish

hiç bitmeyen tartışma, bir tartışma grubunda aşırı derecede uzun mesajlar serisi (İnternet)

TFR : English Turkish

arazi takip radarı, yeryüzeyini tarayıp izleri takip edebilen radar (çok alçak irtifadan uçan uçakları yönlendirmekte kullanılan) (İz takip radarı)

TFS : English Turkish

taktik savaş filosu, bağımsız ve kendi kendine yetebilecek şekilde görev yapabilmesi için tasarlanmış savaş filosu

TFTP : English Turkish

küçük dosya transfer protokolü, dosyaları transfer etmek için basit protokol, FTP'nin kullanıcının kimliğini kontrol etme yeteneği olmayan basit versiyonu

TGIF : English Turkish

Tanrı'ya şükür bugün Cuma, (kabul görmüş kısaltma) hafta sonunda sona erdi!, haftasonu geldi!