English Turkish
UNANCHORED : English Turkish
adj. demirli olmayan, demir atmayan, istikrarsız, kararsız, değişken, sabit olmayan, sallanan
UNANESTHETISED : English Turkish
adj. anestezi yapılmamış olan, kendinde olan, şuuru yerinde olan, acıya duyarsız yapmayan (ayrıca unanesthetized)
UNANESTHETIZED : English Turkish
adj. anestezi yapılmamış olan, endinde olan, şuuru yerinde olan, acıya duyarsız yapmayan (ayrıca unanesthetised)
UNANIMITY : English Turkish
n. oybirliği, fikir birliği, birlik
UNANIMOUS : English Turkish
adj. aynı fikirde, müttefik, oybirliği ile verilmiş
UNANIMOUS AGREEMENT : English Turkish
oybirliği ile varılan anlaşma, tek amacı olan anlaşma, tam uyum, tam olarak anlaşma
UNANIMOUS VOTE : English Turkish
oybirliği ile alınan karar
UNANIMOUSLY : English Turkish
adv. müttefik şeklinde, herkesin aynı fikirde olduğu bir tarzda, farklı düşünmeksizin
UNANIMOUSLY REJECTED : English Turkish
oybirliğiyle reddedilen, kimse tarafından kabul edilmeyen, tüm partilerin katılımıyla reddedilen
UNANNOUNCED : English Turkish
adj. bildirilmemiş, duyurulmamış, haber verilmemiş, habersiz, beklenmedik
UNANNOUNCED QUIZ : English Turkish
habersiz küçük sınav, süpriz mini test
UNANNULLED : English Turkish
adj. geçerli olan, dolu olan, iptal edilmemiş olan, yürürlükten kaldırılmamış
UNANSWERABLE : English Turkish
adj. cevaplanamaz, çözümsüz, itiraz edilemez, çürütülemez
UNANSWERABLY : English Turkish
adv. cevaplanamaz bir tarzda, tartışılamaz veya müzakere edilemez bir tarzda
UNANSWERED : English Turkish
adj. cevaplanmamış, cevapsız, karşılıksız
UNANTICIPATED : English Turkish
adj. umulmadık, beklenmedik, öngörülememiş, tahmin edilmemiş
UNAPOLOGETIC : English Turkish
adj. özür dilemeyen, savunmayan, pişmanlık göstermeyen
UNAPOLOGETICALLY : English Turkish
adv. mazaretsiz, özürsüz, hatalı olduğunu kabul etmeksizin
UNAPPARENT : English Turkish
adj. görülmeyen, aşikar olmayan, belli olmayan, açık olmayan, ortaya çıkmamış, farkedilmez, dikkat çekmeyen
UNAPPEALABLE : English Turkish
adj. temyiz edilemez
UNAPPEALING : English Turkish
adj. çekici olmayan, hoşa gitmeyen,
a doğru çekilmeyen
UNAPPEALINGLY : English Turkish
adv. çekici olmayan bir tarzda, cazip olmayan bir şekilde, cezbetmeyen bit tarzda
UNAPPEASABLE : English Turkish
adj. yatıştırılamaz, sakinleştirilemez, amansız
UNAPPEASABLY : English Turkish
adv. doyumsuz bir şekilde, doymak bilmez bir şekilde, tatmin edilemez bir şekilde
UNAPPEASED : English Turkish
adj. bastırılmamış, yatıştırılmamış; tatmin edilmemiş, tatmin olmamış
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani