Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
BUILDING UP HOPES : English Turkish

ümit yaratma, beklentiler yaratma, beklentilere sebep olma

BUILDING UP STRENGTH : English Turkish

gücü artırma, daha güçlü olma, daha kuvvetli hale gelme

BUILDING UPON REQUIREMENT : English Turkish

talebe/ihtiyaca bağlı olarak bir bina projesine başlama

BUILDINGS : English Turkish

n. site

BUILDUP : English Turkish

n. kademe kademe büyüme (ör. silahlı kuvvetlerin); gelişim; birikim; promosyon, tanıtım (bir şeyin popüleritesini artırmak amacıyla)

BUILT : English Turkish

adj. yapılı, inşa etmiş tarihi

BUILT CASTLES IN THE AIR : English Turkish

çok fazla hayali şey, fantazi, gelecekle ilgili bir sürü plan yapma

BUILT COMPLIANT : English Turkish

itaat edecek tarzda (düzenlemelere, standartlara, vb.) yapılmış

BUILT FROM : English Turkish

-'den yapılmış,
'den inşa edilmiş (tuğla, taş, vb.)

BUILT IN : English Turkish

gömme

BUILT IN FONT : English Turkish

sabit karakter tipi, bir yazıcının hafızasına kalıcı olarak depolanmış karakter tarzı/tipi (yanlızca yazıcı tarafından okunması için)

BUILT IN POINTING DEVICE : English Turkish

portatif bir bilgisayarın kasasına bağlı hareketli küçük top (eski mouse'ların içerisindeki küçük top benzeri) veya joystick

BUILT ON SAND : English Turkish

temelsiz, zayıf temeller üzerine kurulmuş

BUILT ON- : English Turkish

-'un üzerine inşa edilmiş,
'a dayanan,
'a güvenen,
'a bağlı olan

BUILT UP : English Turkish

ayındır, binalarla dolu, birçok parçadan oluşan

BUILT-IN : English Turkish

yapının tamamlayıcı parçası, doğasında olan

BUILT-IN AIR-CONDITIONER : English Turkish

gömme klima, bir binanın duvar veya tavanının içerisine yerleştirilmiş klima

BUILT-IN CUPBOARD : English Turkish

gömme dolap, bir duvar içerisine/boşluğuna inşa edilmiş dolap

BUILT-UP AREA : English Turkish

şehirleşmiş bölge, bir çok bina bulunan bölge, kalabalık alan

BUJUMBURA : English Turkish

n. Burundi'nin başkenti

BUKHARA : English Turkish

n. Buhara, Özbekistan'ın bir şehri ve bölgesi

BUKHARAN : English Turkish

adj. Buhara'nın (Özbekistan'ın bir şehri ve bölgesi) veya Buhara ile ilgili, Buhara'ya özgü

BULB : English Turkish

n. çiçek soğanı, soğan; ampul, lâmba

BULB : English Turkish

v. şişerek soğan biçimini almak

BULBACEOUS : English Turkish

adj. ampul biçimli