Ottoman Turkish
                
                    Ottoman Turkish
                
            
            ŞEHRİYÂR : Ottoman Turkish
hükümdar, padişah
ŞEHRÂYİN : Ottoman Turkish
şenlenmiş şehir, şenlik
ŞEHRÎ : Ottoman Turkish
ay ile ilgili, aylık
ŞEHVET : Ottoman Turkish
nefsin arzusu, cinsî istek
ŞEHVETENGİZ : Ottoman Turkish
şehvet uyandıran
ŞEHVÂNÎ : Ottoman Turkish
şehvetle ilgili
ŞEHÂDET : Ottoman Turkish
şehitlik, şahitlik
ŞEHÂDETNÂME : Ottoman Turkish
diploma
ŞEHÂDÂT : Ottoman Turkish
şahitlikler, şehitlikler
ŞEHÂMET : Ottoman Turkish
akıllıca yiğitlik
ŞEHÎD : Ottoman Turkish
şahit olan, Allah için ölen
ŞEHÎK : Ottoman Turkish
hıçkırıkla karışık iç çekme
ŞEHÎR : Ottoman Turkish
ünlü, tanınmış
ŞEK : Ottoman Turkish
şüphe
ŞEKİL : Ottoman Turkish
içim
ŞEKL : Ottoman Turkish
şekil, biçim
ŞEKVÂ : Ottoman Turkish
şikâyet, sızlanma
ŞEKVÂNÂME : Ottoman Turkish
şikâyet mektubu, yazısı
ŞEKÂVET : Ottoman Turkish
sıkıntı, azap, işkence
ŞEKÛR : Ottoman Turkish
çok şükreden
ŞELÂLE : Ottoman Turkish
çağlayan
ŞEM : Ottoman Turkish
mum, ışık
ŞEMM : Ottoman Turkish
koklamak
ŞEMME : Ottoman Turkish
koklama
ŞEMS : Ottoman Turkish
güneş
- Azerbaijani
 - Azerbaijani To Azerbaijani
 - Azerbaijani To English
 - Azerbaijani To Persian(Farsi)
 - Turkish
 - Turkish To Turkish
 - Turkish To English
 - Turkish To Germany
 - Turkish To French
 - English
 - English To Azerbaijani
 - English To Turkish
 - Germany
 - Germany To Turkish
 - French
 - French To Turkish
 - تورکجه
 - تورکجه To Persian(Farsi)
 - تورکجه To تورکجه
 - Persian(Farsi)
 - Persian(Farsi) To Azerbaijani