Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
İŞTİYAKÂT : Ottoman Turkish

şiddetli istekler

İŞTİYAKÂVER : Ottoman Turkish

pek istekli

İŞTİÂL : Ottoman Turkish

alevlenme

IŞTIN : Ottoman Turkish

Toprak kandili

IŞÂ' : Ottoman Turkish

Yatsı zamanı. Akşam ile yatsı namazı arasındaki vakit. * Güneş batmasından ertesi günü fecre kadar olan zaman

İŞÂA : Ottoman Turkish

haber yayma

İŞÂL : Ottoman Turkish

alevlendirme

İŞÂR : Ottoman Turkish

sezdirme

İŞÂRET : Ottoman Turkish

anlamlı davranış, belirti

İŞÂRETEN : Ottoman Turkish

işaret ederek

İŞÂRÂT : Ottoman Turkish

işaretler

İŞÂRÂTÜLÎCÂZ : Ottoman Turkish

mûcizelik işaretleri

İŞÂRÎ : Ottoman Turkish

işaretle ilgili

IŞÂÂN : Ottoman Turkish

Akşam ile yatsı

J : Ottoman Turkish

"Osmanlı alfabesinin ondördüncü harfi olup, ebced hesabında """" harfi gibi, 7 sayısına tekabül eder."

JAJE : Ottoman Turkish

f. Bâtıl, edebsizce olan söz

JAJHA : Ottoman Turkish

f. Saçma sapan söyliyen. Mânâsız ve boş konuşan

JAJHAYAN : Ottoman Turkish

f. Saçma sapan söz söyleyenler. Mânâsız ve boş konuşanlar

JAJHAYÎ : Ottoman Turkish

f. Mânâsız söyleyicilik

JAJHOR : Ottoman Turkish

f. Mânâsız ve mâlâyani şeyler konuşan

JAJÎ : Ottoman Turkish

f. Tereyağı ile karışık peynirin tuluma konan şekli

JAKETATAY : Ottoman Turkish

Fr. Arkası yırtmaçlı, etekleri uzun ve ön köşeleri yuvarlakça kesilmiş olan resmi ceket

JALE : Ottoman Turkish

f. Çiğ. Kırağı. (Bak: Şebnem)

JALE-İ EŞK : Ottoman Turkish

Gözyaşı jâlesi. Kırağı tânesine benziyen gözyaşı

JALEDAR : Ottoman Turkish

f. Üzerine çiğ düşmüş, kırağılanmış