Multilingual Turkish Dictionary Turkish English

YAZIN : Turkish English

adv. in summer

YAZIN : Turkish English

n. literature, letters

YAZIN KURUYAN DERE : Turkish English

n. wadi

YAZIN YETENEĞİ : Turkish English

n. literacy

YAZINSAL : Turkish English

adj. literary, literate

YAZINSAL DEĞERİ OLMAYAN : Turkish English

adj. doggerel

YAZINSAL DEĞERİ OLMAYAN ŞİİR : Turkish English

n. doggerel

YAZININ ASLI : Turkish English

n. text

YAZININ BASKI BÜYÜKLÜĞÜ HESABI : Turkish English

n. cast off

YAZIP SORMAK : Turkish English

v. write to ask

YAZISI ÇİRKİN KİMSE : Turkish English

n. scribbler

YAZISINDA ELEŞTİRMEK : Turkish English

v. sling ink

YAZISINDA ÖVMEK : Turkish English

v. write up

YAZISIZ : Turkish English

adj. blank, clean, unlettered, unwritten on

YAZISIZ HUKUK : Turkish English

n. unwritten law

YAZISIZ KÂĞIT : Turkish English

n. blank

YAZISIZ LEVHA : Turkish English

n. tabula rasa

YAZIT : Turkish English

n. epigraph, inscription, legend, Scripture, tablet

YAZIT UZMANI : Turkish English

n. epigraphist

YAZITLARA AİT : Turkish English

adj. epigraphic

YAZIYA DÖKMEK : Turkish English

v. put on paper, redact, reduce to writing

YAZIYLA : Turkish English

adv. in black and white

YAZIYI ALGILAMADA BOZUKLUKLA KENDİNİ GÖSTEREN HASTALIK : Turkish English

n. dyslexia

YAZIYI GAZETEYE SATMA : Turkish English

n. syndication

YAZIŞAN : Turkish English

adj. correspondent, corresponding