Multilingual Turkish Dictionary Turkish German

ÖLÜM NEDENİ : Turkish German

Todesursache [die]

ÖLÜM ORANI : Turkish German

Sterblichkeit [die], Sterblichkeitsziffer [die]

ÖLÜM SESSİZLİĞİ : Turkish German

Totenstille [die]

ÖLÜM TEHLİKESİ : Turkish German

Lebensgefahr

ÖLÜM YILDÖNÜMÜ : Turkish German

Todestag [der]

ÖLÜMCÜL : Turkish German

tödlich

ÖLÜMCÜL HASTA : Turkish German

in Lebensgefahr, todkrank

ÖLÜMLÜ : Turkish German

sterblich

ÖLÜMLÜLÜK : Turkish German

Sterblichkeit [die]

ÖLÜMSÜZ : Turkish German

unsterblich

ÖLÜMSÜZLEŞTİRMEK : Turkish German

verewigen

ÖLÜMSÜZLÜK : Turkish German

Unsterblichkeit [die]

ÖLÜMÜ HİÇE SAYMA : Turkish German

Todesverachtung [die]

ÖLÜMÜN EŞİĞİNDE : Turkish German

am Sterben

ÖMRÜ BOYUNCA : Turkish German

zeitlebens

ÖMÜR : Turkish German

Leben [das], Lebenszeit [die]

ÖMÜR BOYU : Turkish German

zeitlebens

ÖN : Turkish German

"vordere(r, s); Gegenwart [die], Vordergrund [der]"

ÖN AD : Turkish German

Rufname [der], Vorname [der]

ÖN CAM : Turkish German

Windschutzscheibe [die]

ÖN CAM SİLECEĞİ : Turkish German

Scheibenwischer [der]

ÖN CAM YIKAMA AYGITI : Turkish German

Scheibenwaschanlage [die]

ÖN CEPHE : Turkish German

(bina) Stirn [die]

ÖN DİNGİL : Turkish German

Vorderachse [die]

ÖN TARAF : Turkish German

Vorderseite [die]