Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
DISENCHANT : English Turkish

v. büyüden kurtarmak; gözünü açmak, aklını başına getirmek; düş kırıklığına uğratmak

DISENCHANTED : English Turkish

adj. aklı başına getirilmiş, büyüden kurtarılmış, illüzyondan kurtarılmış

DISENCHANTINGLY : English Turkish

adv. aklını başına getirerek, büyüden kurtararak, gözünü açarak

DISENCHANTMENT : English Turkish

n. büyüyü çözme; gözünü açma; düş kırıklığı

DISENCUMBER : English Turkish

v. yükten kurtarmak, ipotekten kurtarmak

DISENDOW : English Turkish

v. vakıflarını kaldırmak

DISENFRANCHISE : English Turkish

v. haklarından mahrum etmek, oy hakkını kullandırtmamak

DISENFRANCHISEMENT : English Turkish

n. haklarından mahrum etme, hakkını kullandırtmama

DISENGAGE : English Turkish

v. kurtarmak, salıvermek, boşa almak, çözmek, kurtulmak, geri çekilmek [ask.]; ilişkisini kesmek

DISENGAGE THE CLUTCH : English Turkish

v. debriyajı boşa almak

DISENGAGED : English Turkish

adj. boş, serbest

DISENGAGEMENT : English Turkish

n. bağlantı kesilmesi, çözülme, geri çekilme [ask.]; ilişkinin kesilmesi; serbest kalma

DISENGAGEMENT AGREEMENTS : English Turkish

muharebenin kesilmesi anlaşmaları, iki ülke arasındaki düşmanlık halinin sonlandırılması düzenlemeleri

DISENGAGEMENT PLAN : English Turkish

n. Geri çekilme Planı,"Gazze çekilme planı", eski İsrail Başbakanı Ariel Sharon tarafından önerilmiş olan plan (Ağustos 2005'te hükümet tarafından kabul edilip onaylanmıştır) Gazze Şeridi'nde ve kuzey Batı Şeria'da 4 yerleşim yerindeki tüm İsrail mevcudiyetini daimi olarak kaldırmak

DISENGAGING : English Turkish

n. çözme

DISENGAGING GEAR : English Turkish

n. avara dişlisi

DISENGAGING LEVER : English Turkish

n. avara kolu

DISENTAGLE : English Turkish

v. açmak, çözmek, bağını çözmek, karışık bir şeyi açmak

DISENTAIL : English Turkish

v. şartlarından kurtarmak, miras koşullarından kurtarmak

DISENTAILMENT : English Turkish

n. mirası sadece bazı çocuklara geçmekten kurtarma (Hukuk)

DISENTANGLE : English Turkish

v. serbest bırakmak, serbest kalmak; dolaşıklığını gidermek, açmak, çözmek, açılmak,

DISENTANGLEMENT : English Turkish

n. serbest kalma; dolaşığı açılma

DISENTHRALL : English Turkish

v. serbest bırakmak, kölelikten kurtarmak, salmak, özgürleştirmek, özgür kılmak, özgürlük vermek (disenthral olarak da yazılır)

DISENTITLE : English Turkish

v. haklarını iptâl etmek; ünvanını geri almak, yetkisini geri almak

DISENTOMB : English Turkish

v. mezardan çıkarmak, topraktan çıkarmak