English To Turkish
FOOTBAG : English Turkish
n. fasülye taneleri veya plastik toplarla doldurulan ve bir topa benzeyen küçük kumaş kaplı çanta; hedefi genellikle çantayı havada tutmak olan (genellikle ona vurarak) ve footbag ile oynanan bir dizi oyunlardan her biri
FOOTBALL : English Turkish
n. futbol topu, futbol
FOOTBALL ASSOCIATION : English Turkish
esmi Amerikan (Amerikan futbolu) futbol faaliyetlerinden sorumlu organizasyon; resmi futbol faaaliyetlerinden sorumlu kuruluş
FOOTBALL CLUB : English Turkish
futbol klübü, Amerikan futbolunun oynandığı ve oyunların yapıldığı yer; futbol antremanı yapılan ve oyun oynanan yer
FOOTBALL CLUB OF BASEL : English Turkish
Basel Futbol Kulübü, Basel şehrinde bulunan futbol takımı (kuzeybatı İsviçre'de bulunan şehir), FCB
FOOTBALL COACH : English Turkish
futbol koçu/antrönörü, Amerikan futbolu oyununda oyuncuları talimatlandıran kimse; futbol oyununda oyuncuları talimatlandıran kimse
FOOTBALL FAN : English Turkish
futbol hayranı, Amerikan futboluna ateşli şekilde hayran olan kimse; futbol hayranı olan kimse
FOOTBALL FIELD : English Turkish
saha, stat, Amerikan futbolu oynanan alan; üzerinde futbol oynanan çimli genişlik
FOOTBALL GAME : English Turkish
futbol oyunu, Amerikan futbol maçı; rekabete dayanan futbol oyunu
FOOTBALL HOOLIGAN : English Turkish
n. futbol holiganı, katılanların bir veya birkaç futbol takımının veya milli takımın destekçisi veya taraftarı olduğu taşkın holiganizm şekli
FOOTBALL MATCH : English Turkish
Amerikan futbol maçı; rekabete dayanan futbol oyunu
FOOTBALL PLAYER : English Turkish
futbolcu
FOOTBALL PRACTICE : English Turkish
futbol antremanı, oyuncuların Amerikan futbolu antremanı yaptığı eğitim sezonu; oyuncuların futbol antremanı yaptığı eğitim dönemi
FOOTBALL SHOES : English Turkish
futbol ayakkabısı, Amerikan futbolu oyuncularınca giyilen ayakkabılar; futbolcular tarafından giyilen ayakkabılar
FOOTBALL STAR : English Turkish
futbol yıldızı, Amerikan futbolu oyununda sivrilen kimse
FOOTBALL TEAM : English Turkish
futbol takımı, beraber Amerikan futbolu oynayan insanlar grubu; beraber futbol oynayan insanlar grubu
FOOTBALLER : English Turkish
n. futbolcu
FOOTBATH : English Turkish
n. ayak banyosu, ayakları yıkamak için banyo
FOOTBOARD : English Turkish
n. ayak iskemlesi, tabure, ayak dayanacak yer
FOOTBOY : English Turkish
n. çırak, komi
FOOTBRAKE : English Turkish
n. ayak pedalı ile çalışan fren
FOOTBRIDGE : English Turkish
n. üst geçit, yaya köprüsü
FOOTED : English Turkish
adj. ayaklı
FOOTED : English Turkish
suff. ayaklı
FOOTER : English Turkish
n. futbol [brit.]
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani