Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
BE EVASIVE : English Turkish

n. yan çizmek

BE EVIDENTIAL OF : English Turkish

v. ortada olmak

BE EVIDENTIARY OF : English Turkish

v. ortada olmak

BE EVOCATIVE OF : English Turkish

v. anımsatmak, hatırlatmak

BE EXCITED : English Turkish

v. heyecanlanmak

BE EXEMPT : English Turkish

muaf olmak, muaf tutulmak, zorunluluk veya gereklilikten hariç tutulmak

BE EXHAUSTED : English Turkish

hali kalmamak, canı çıkmak, tükenmek

BE EXPECTING : English Turkish

ebek beklemek, hamile olmak

BE EXPOSED : English Turkish

v. maruz kalmak

BE EXTINGUISHED : English Turkish

v. sönmek

BE FACED WITH : English Turkish

karşısında olmak, yüz yüze gelmek, karşı çıkmak

BE FAIR GAME : English Turkish

hakkında alay edilebilmesi mümkün olmak, kendisiyle şaka yapılabilmesi mümkün olmak

BE FAITHFUL : English Turkish

v. sadık kalmak

BE FAMILIAR WITH : English Turkish

-i iyi bilmek,
i tanımak,
i hakkında bilgi sahibi olmak,
nden anlamak,
sı konusunda uzman olmak

BE FAMISHING : English Turkish

v. açlıktan ölmek, çok acıkmak

BE FAR OUT : English Turkish

v. alâkası olmamak, ilgisiz olmak

BE FASCINATED : English Turkish

v. hayran kalmak

BE FASHIONABLE : English Turkish

v. moda olmak

BE FAST ASLEEP : English Turkish

derin uykuda olmak

BE FASTENED : English Turkish

v. kilitlenmek

BE FED : English Turkish

v. beslenmek

BE FED UP WITH : English Turkish

v. usanmak

BE FED UP WITH SOMEONE : English Turkish

v. birinden bezmek, birinden usanmak, birinden yaka silkmek, birinden daral gelmek

BE FELT : English Turkish

v. duyulmak

BE FILLED WITH : English Turkish

v. dolu olmak