Multilingual Turkish Dictionary

Turkish To Turkish

Turkish To Turkish
HOŞRU(Y) : Ottoman Turkish

f. Tatlı yüzlü, sevimli

HOŞSOHBET : Ottoman Turkish

f. Konuşması tatlı, sohbeti güzel

HOŞSOHBET : Ottoman Turkish

sohbeti tatlı

HOŞTER : Ottoman Turkish

f. Daha lâtif, daha hoş

HOŞÂMED : Ottoman Turkish

f. Hoş geldi

HOŞÂMED GÛ : Ottoman Turkish

f. Hoş geldin, diye söyleyen

HOŞÂMEDÎ : Ottoman Turkish

Hoş geldin demek, hoş geldine gitmek

HOŞÂMEDÎ : Ottoman Turkish

hoşgeldin

HU : Ottoman Turkish

"""O"" mânasına zamir olup, Kur'an-ı Kerim'de, bir Allah'tan başka ilâh olmadığını ifade eden ve kelime-i tevhid olan bu lâfzında şeklinde 26 defa zikredilmiştir. Müstakil olarak ""hüve"" diye okunur. (Bak: Hüve)"

HUB : Ottoman Turkish

f. Hoş, güzel, iyi

HUB-AVAZ : Ottoman Turkish

f. Güzel sesli, sesi güzel olan

HUBA'SEN : Ottoman Turkish

(C.: Huba'senât) Yoğun ve katı nesne

HUBAB : Ottoman Turkish

Muhabbet. * Mahbub, sevgili olan. * Su üzerinde olan kabarcık ki, habab-ül mâ' derler

HUBAHİB : Ottoman Turkish

Yıldız böceği. * Bahil bir kimsenin adı

HUBAK : Ottoman Turkish

(C.: Hubek) Suya ve kuma rüzgârın etkisiyle yol yol görünen yerler

HUBAN : Ottoman Turkish

f. Güzeller, iyiler

HUBANNAME : Ottoman Turkish

"Edb: Güzel ve yakışıklı gençler hakkında yazılan kitap. (Güzel kadınlar hakkında yazılanlara ise ""zenanname"" denilir.)"

HUBAR : Ottoman Turkish

Taşlı, yumuşak yer

HUBARA : Ottoman Turkish

(C.: Hubârât) Toy kuşu

HUBAS : Ottoman Turkish

Değirmen unluğu

HUBASE : Ottoman Turkish

Selin derede kazıp yıktığı yerler

HUBAT : Ottoman Turkish

Cinnete benzer bir sefahet

HUBB : Ottoman Turkish

(Hibâb
Hibb
Mehabbet) Sevgi, muhabbet, bağlılık, dostluk. Bir şeyi birisine sevdirmek. * Hulus, lüzum ve sübut. * Muhafaza ve imsâk

HUBB : Ottoman Turkish

sevgi

HUBB-U CAH : Ottoman Turkish

Makam ve mansıb sevgisi