Multilingual Turkish Dictionary

Turkish To Turkish

Turkish To Turkish
MUKAVİM : Ottoman Turkish

dayanıklı

MUKAVİMÎN : Ottoman Turkish

(Mukavim. C.) Karşı koyanlar, direnenler

MUKAVVA : Ottoman Turkish

(Kuvvet. den) Sağlamlaştırılmış, kavileştirilmiş

MUKAVVER : Ottoman Turkish

Ziftle karışık veya ziftle kaplı. * Yuvarlak kesilmiş

MUKAVVES : Ottoman Turkish

(Kavs. den) Yay gibi bükülmüş ve eğri olan. * Kavis teşkil etmiş, bükülü

MUKAVVES : Ottoman Turkish

kavisli, eğrilmiş

MUKAVVİM : Ottoman Turkish

Kıvama getiren. Biçimine koyan. Tesviye ve tanzim edici. Eğriyi doğrultucu

MUKAVVİS : Ottoman Turkish

kavisli, eğri

MUKAVVÎ : Ottoman Turkish

Takviye eden. Kuvvetlendiren. Kuvvet veren. Takviye eden ilâç

MUKAYAZA : Ottoman Turkish

Trampa etme, değişme. Mübadele

MUKAYEFE : Ottoman Turkish

Firâset etmek. * Bir kimsenin ardınca gitmek

MUKAYESAT : Ottoman Turkish

(Mukayese. C.) Mukayeseler. Kıyas etmeler

MUKAYESE : Ottoman Turkish

(Kıyas. dan) Kıyas etme. Ölçme. Karşılaştırma

MUKAYESE : Ottoman Turkish

karşılaştırma

MUKAYYED : Ottoman Turkish

Kayıtlı. Serbest olmayan. Sınırlı. Bağlı. * Deftere geçmiş, kaydedilmiş olan. Bağlanmış. El veya ayağında zincir, kelepçe bulunan. Mevkuf olan. * Bir işe ehemmiyet veren. İşine önem verip bakan

MUKAYYED : Ottoman Turkish

kayıtlı, bağlı, sınırlı

MUKAYYİ : Ottoman Turkish

Kay ettiren, kusturan

MUKAYYİAT : Ottoman Turkish

(Mukayyi. C.) Kusturucu ilâçlar

MUKAYYİD : Ottoman Turkish

Kayd eden. Kayıt me'muru. Kayıt takan

MUKAYYİDÎN : Ottoman Turkish

(Mukayyid. C.) Kayıt memurları, mukayyidler

MUKAZEFE : Ottoman Turkish

Sövüşmek

MUKAZZEZ : Ottoman Turkish

Heyeti hafif olan kimse

MUKAŞŞER : Ottoman Turkish

(Kışr. dan) Kabuğu soyulmuş

MUKBİL : Ottoman Turkish

Mübârek. İkbali kutlu, mutlu. Mes'ud. Bahtiyar

MUKBİLAN : Ottoman Turkish

(Mukbil. C.) (Kabl. den) Mutlular, bahtiyarlar, mes'ud kimseler