Turkish To Turkish
NAKİZA : Ottoman Turkish
Dağ içindeki yol
NAKİZEYN : Ottoman Turkish
Karşılıklı iki zıt şey
NAKİŞ : Ottoman Turkish
Parça parça ve dağınık olan eşyaların bir yerde veya bir çuval içinde toplanması. * Benzer, misil
NAKKA' : Ottoman Turkish
Yanında olmayan şey için mübalağa yapan kimse
NAKKAB : Ottoman Turkish
(Nakb. dan) Delici, delik açıcı
NAKKAD : Ottoman Turkish
(Bak: Nekkad) Nakd eden. Paranın kalbını, sağlamını ayıran. * Tenkidci, bir şeyin iyisini kötüsünü ayıran. * İmam, hatib
NAKKAD : Ottoman Turkish
doğruyu yanlıştan ayıran kimse
NAKKAF : Ottoman Turkish
Temkinli kimse, iyi niyet sâhibi olan kişi
NAKKAL : Ottoman Turkish
(Nakl. dan) Nakledici. * Hikâyeci. Hikâye anlatan
NAKKAR : Ottoman Turkish
Müzik, çalgı. * Gagalıyan. * Ağaç, taş ve madeni eşyayı oyarak ve çukurlaştırıp kabartarak ona mücessem şekiller veren sanatkârlar
NAKKARE : Ottoman Turkish
(Bak: Nakare)
NAKKAŞ : Ottoman Turkish
Nakış yapan. Duvar nakışları yapan usta. Süsleme san'atkârı
NAKKAŞ : Ottoman Turkish
nakış yapan
NAKKAŞ-I EZELÎ : Ottoman Turkish
Ezeli Nakkaş. Ezeli olup her şeyin nakşını yapan. Allah (C.C.)
NAKKAŞE : Ottoman Turkish
Nakış yapan kadın. Nakışçı
NAKL : Ottoman Turkish
Bir şeyi başka bir yere götürmek, taşımak, yer değiştirmek. * Anlatmak, duyduğu bir şeyi başkasına hikâye etmek, rivâyet etmek. * Bir dilden başka dile çevirmek, terceme etmek. * Eski mest ve çizme. * Yırtık elbiseyi yamamak
NAKL : Ottoman Turkish
taşıma, nakil
NAKL-BEND : Ottoman Turkish
f. Hikâyeci. Masal uyduran
NAKL-İ HADİS : Ottoman Turkish
Hadis-i şeriflerin nakledilmesi
NAKL-İ SAHİH : Ottoman Turkish
Doğru, şüphesiz gelen haber nakli
NAKL-ÜD DEM : Ottoman Turkish
Kan aktarma
NAKLEN : Ottoman Turkish
Nakil yoluyla. Anlatmak veya hikâye etmek suretiyle
NAKLİYAT : Ottoman Turkish
Nakil işleri, taşıma işleri. * Anlatılanlardan öğrenilenler. * Nakiller
NAKLİYAT-I ASKERİYE : Ottoman Turkish
"Askerî kıt'aların; top, tüfek, cephane, teçhizat ve levazımatı ve her türlü seferî ihtiyaçlarıyla birlikte bir yerden kaldırıp başka bir yere gönderilmesi, nakledilmesi. Askerî nakliyat."
NAKLİYE : Ottoman Turkish
(C.: Nakliyat) Eşya taşıma işi. * Taşıma parası
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani