Multilingual Turkish Dictionary Turkish

BAŞIBOŞ KALABALIK : Turkish French

cavalcade [la]

BAŞIBOŞLUK : Turkish French

errance [la]

BAŞINA BELA ALMAK : Turkish French

s'encombrer de

BAŞINA BUYRUK : Turkish French

non-comformiste

BAŞINA İŞ AÇMAK : Turkish French

en faire voir de belles à qn, causer la colique, tailler de la besogne

BAŞINA TOPLAMAK : Turkish French

attrouper, raccrocher

BAŞINA VURMAK : Turkish French

"sonner; (içki vb) porter à la tête"

BAŞINDAN ATMA : Turkish French

débarras [le]

BAŞINDAN ATMAK : Turkish French

en finir avec, esquiver

BAŞINDAN AŞKIN OLMAK : Turkish French

être débordé de

BAŞINDAN BERİ : Turkish French

dès les début

BAŞINDAN SAVMAK : Turkish French

envoyer bouler, débarquer, reconduire, expédier

BAŞINI DÖNDÜRMEK : Turkish French

griser, soûler, tourner la téte à qn

BAŞINI EĞMEK : Turkish French

elever le front

BAŞINI KALDIRAMAMAK : Turkish French

être débordé de

BAŞINI KAZANA ÇEVİRMEK : Turkish French

abasourdir

BAŞINI KAŞIYACAK VAKTİ OLMAMAK : Turkish French

perdre le boire et le manger

BAŞINI KESMEK : Turkish French

décapiter

BAŞINI YAPMAK : Turkish French

se coiffer

BAŞINI ÖRTMEK : Turkish French

coiffer

BAŞIYLA ONAYLAMAK : Turkish French

opiner de la tête

BAŞŞEHİR : Turkish French

métropole [la]

BB : Turkish French

Bb [le]

BEBEK : Turkish French

"bébé [le]; poupon [le]; (oyuncak) poupée [la]"

BEBEK BAKICILIĞI : Turkish French

aby-sitting [le]