Multilingual Turkish Dictionary Turkish

GÜRÜLTÜ SINIRLANDIRILMASI : Turkish English Hukuk

limitation of noise emission

GÜVEN ARTTIRICI ÖNLEMLER : Turkish English Hukuk

confidence building measures, security promoting measures

GÜVEN BELGESİ : Turkish English Hukuk

credentials (a red pass)

GÜVEN BELGESİ VERMEK : Turkish English Hukuk

to accredit

GÜVEN KRİZİ : Turkish English Hukuk

crisis of confidence

GÜVEN MEKTUBU : Turkish English Hukuk

letter of credence

GÜVEN OYU : Turkish English Hukuk

vote of confidence

GÜVENCE : Turkish English Hukuk

safeguard, pledge

GÜVENİRLİK : Turkish English Hukuk

credibility

GÜVENLİ BÖLGE : Turkish English Hukuk

safety zone, safe haven

GÜVENLİ ÜRÜN : Turkish English Hukuk

safe product

GÜVENLİK : Turkish English Hukuk

safety, security

GÜVENLİK BİLGİ FORMU : Turkish English Hukuk

security information form

GÜVENLİK BÖLGESİ : Turkish English Hukuk

security zone

GÜVENLİK İŞBİRLİĞİ : Turkish English Hukuk

security cooperation

GÜVENLİK KONSEYİ : Turkish English Hukuk

Security Council

GÜVENLİK KONSEYİ KARARI : Turkish English Hukuk

Security Council Resolution

GÜVENLİK KUŞAĞI : Turkish English Hukuk

security zone

GÜVENLİK POLİTİKASI : Turkish English Hukuk

security policy

GÜVENLİK ÖNLEMLERİ : Turkish English Hukuk

security measures

GÜVENMEK : Turkish English Hukuk

accredit

GÜVENSİZLİK POLİTİKASI : Turkish English Hukuk

antitrust policy

GÜVENSİZLİK ÖNERGESİ : Turkish English Hukuk

motion of censure

GÜVERTEDE TESLİM FİYATI : Turkish English Hukuk

free on board (FOB) HHHH

GÜÇ AŞISI : Turkish English Hukuk

shot in the arm