Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
FEVT : Turkish Turkish Hukuk

Ölme, kaçırma, elden çıkarma

FEVZA : Turkish Turkish Hukuk

Kargaşalık, anarşi

FEYEZAN : Turkish Turkish Hukuk

Suyun taşması, suyun coşması

FEYZ : Turkish Turkish Hukuk

Bereket, hız, cesaret

FEZLEKE : Turkish Turkish Hukuk

Bir soruşturma ve yargılama tutanağının özü; özeti

FIKDAN : Turkish Turkish Hukuk

Yokluk, kıtlık, darlık, bulunmazlık

FIRKA : Turkish Turkish Hukuk

Grup, parti; insan topluluğu; üç alaydan oluşan kara kuveti altı gemiden az deniz kuvveti

FITRAT : Turkish Turkish Hukuk

Yaradılış

FITRATEN : Turkish Turkish Hukuk

Doğuştan, doğmadan gelen

FLEKSİBİ : Turkish Turkish Hukuk

Esnek

FORMAL : Turkish Turkish Hukuk

Biçimsel, şekil, surı

FORMEL : Turkish Turkish Hukuk

Şekil, biçimsel

FORS : Turkish Turkish Hukuk

Kuvvet, güç, nüfuz; devlet başkanları ile yüksek rütbeli bazı subayların arabalarına çekilen özel bayrak

FORSA : Turkish Turkish Hukuk

Kürek mahkumu; deniz esiri

FOYA : Turkish Turkish Hukuk

Kuyumculukta elmas taşının parıltısını arttırmak için altına konulan ince altın tabaka

FRAKSİYON : Turkish Turkish Hukuk

Grup

FRİBORD BELGESİ : Turkish Turkish Hukuk

Gemilerin yükleme sınırı ile ilgili kurallara göre verilen belge

FRİGOFRİK : Turkish Turkish Hukuk

Soğutucu özelliği olan

FRİJİD : Turkish Turkish Hukuk

Cinsel açıdan soğukluk

FUKAHA : Turkish Turkish Hukuk

Fakihler

FÖTÜS : Turkish Turkish Hukuk

Dölüt

FÖYVOLAN : Turkish Turkish Hukuk

Tek tek yapraklı; uçuşan sayfalar

FÜC'ETEN : Turkish Turkish Hukuk

Ansızın, birdenbire

FÜCUR : Turkish Turkish Hukuk

Evlenmeleri yasak olan yakın akrabalar arasındaki evlenmeler veya evlenme dışı cinsel ilişkiler

FÜLUS : Turkish Turkish Hukuk

Madeni para, sikke, akçe, parayı pulu bitirmek