Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
MÜRŞİD : Turkish Turkish Hukuk

Doğru yolu gösteren, uyandıran; kılavuz

MÜSAAFE : Turkish Turkish Hukuk

İzin verme

MÜSABIK : Turkish Turkish Hukuk

Yarışmacı

MÜSADEME : Turkish Turkish Hukuk

Catışma, döğüşme, çarpışma

MÜSADERE : Turkish Turkish Hukuk

Zor alım

MÜSADİF : Turkish Turkish Hukuk

Tesadüf eden, rastlayan

MÜSAKAT : Turkish Turkish Hukuk

Meyvasının bir kısmını almak koşuluyla bir bağı veya ağaçları başkasına verme

MÜSALEMET : Turkish Turkish Hukuk

Taraflar arasında barış bulunması; barışıklık

MÜSANEHE : Turkish Turkish Hukuk

Bir yıllığına kiralama

MÜSAVAT : Turkish Turkish Hukuk

Eşitlik

MÜSAVEME : Turkish Turkish Hukuk

Alış fiatı belirtilmeden satış bedeli üzerinden satma

MÜSAVİ : Turkish Turkish Hukuk

Eşit, eş düzeyde

MÜSBİT : Turkish Turkish Hukuk

İspat eden, ispatlayıcı

MÜSEBBİB : Turkish Turkish Hukuk

Sebep olan, neden olan, yol açan

MÜSECCEL : Turkish Turkish Hukuk

Tescilli; yazılmış

MÜSELLAH : Turkish Turkish Hukuk

Silahlı, silahlandırılmış

MÜSELLEM : Turkish Turkish Hukuk

Teslim edilmiş, gerçekliği herkes tarafından kabul edilmiş

MÜSELLES : Turkish Turkish Hukuk

Üç, üçlü, ücgen

MÜSELSEL : Turkish Turkish Hukuk

Zincirleme, ardı ardına, teselsül eden

MÜSEMMA : Turkish Turkish Hukuk

Ad verilmiş; isimlendirilmiş

MÜSEMMEN : Turkish Turkish Hukuk

Bedel karşılığında satılmış veya bedeli belilenmiş şey

MÜSKE : Turkish Turkish Hukuk

Temessük olunan; bir toprakta ziraat yapma hakkı

MÜSKİRAT : Turkish Turkish Hukuk

Yenilmesi veya içilmesi ile sarhoşluk veren şeyler

MÜSLİH : Turkish Turkish Hukuk

Musli

MÜSMİR : Turkish Turkish Hukuk

Semereli, verimli, yararlı