Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
TEKEL : Turkish Turkish Hukuk

Alımın veya satımın tek bir elde toplanması

TEKELLÜF : Turkish Turkish Hukuk

Külfetli iş görme, külfete katlanma, yapmacıklı davranma; gösteriş

TEKEMMÜL : Turkish Turkish Hukuk

Tamamlanma, olgunlaşma

TEKENNİ : Turkish Turkish Hukuk

Künyesini tespit; isim alma

TEKEVVÜN : Turkish Turkish Hukuk

Oluş, yaradılış, meydana gelme

TEKFUR : Turkish Turkish Hukuk

Bizans imparatorluğunda vali

TEKFİL : Turkish Turkish Hukuk

Kefil gösterme

TEKFİN : Turkish Turkish Hukuk

Kefenleme, kefenlenme

TEKFİR : Turkish Turkish Hukuk

Kafir sayma

TEKKABÜL : Turkish Turkish Hukuk

Kabul etmek

TEKKE : Turkish Turkish Hukuk

Eskiden tarikat ehlinin biraraya gelip ayin yaptıkları yer; esrar içilen yer

TEKMİL : Turkish Turkish Hukuk

Kemale erdirme; bitirme; tamamlama, tamamlanma; bütün, tam, eksiksiz

TEKNOKRASİ : Turkish Turkish Hukuk

Devlet yönetiminde son sözün yönetim ve ekonomi uzmanlarına bırakılmasına dayanan siyasal yöntem

TEKNOLOG : Turkish Turkish Hukuk

Teknolojiyle uğraşan kimse

TEKNOLOJİ : Turkish Turkish Hukuk

Endüstrinin belli kollarında kullanılan usullerin incelenmesi; bilim, sanat ve mesleklere özgü terimlerin tümü

TEKNOPOLİTİK : Turkish Turkish Hukuk

Siyasal kararlar üzerinde tekniğin egemen hale gelmesi ve böylece tekniğin siyasal yaşamı belirlemesi

TEKRİR : Turkish Turkish Hukuk

Tekrar etme, yineleme

TEKSİF : Turkish Turkish Hukuk

Yoğunlaştırma

TEKSİR : Turkish Turkish Hukuk

Çoğaltma

TEKVİN : Turkish Turkish Hukuk

Yaratma, var etme

TEKZİP : Turkish Turkish Hukuk

Yalanlama

TEKİD : Turkish Turkish Hukuk

Daha önce yazılan bir yazıyı yineleme; pekleştirme; üstleme

TELAFFUZ : Turkish Turkish Hukuk

Söyleniş, söyleyiş