Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
RESİMLENDİRME : Turkish Turkish

esimlendirmek eylemi

RESİMLENDİRMEK : Turkish Turkish

esimlemek

RESİMLEŞME : Turkish Turkish

esimleşmek eylemi

RESİMLEŞMEK : Turkish Turkish

esim durumuna gelmek

RESİMLİ : Turkish Turkish

ıçinde resimler bulunan, °musavver

RESİMLİ ROMAN : Turkish Turkish

konusu bir dizi resimle anlatılan roman ya da öykü

RESİMLİK : Turkish Turkish

esim takmaya yarayan çerçeve

RESİMLİK : Turkish Turkish

albüm

RESİMSELCİ : Turkish Turkish

esimselcilik akımını uygulayan fotoğrafçı

RESİMSELCİLİK : Turkish Turkish

xix y.y. sonlarında fotoğrafçılığı etkileyen ve fotoğrafı resim gibi ayrı bir sanat dalı yapmayı amaçlayan akım

RESİMSİ : Turkish Turkish

esme özgü olan, resme benzeyen

RESİMYAZI : Turkish Turkish

eski çağlarda, kimi uygar uluslarca kullanılan, nesnelerin yalınlaştırılmış resimlerine dayanan yazı, °hiyeroglif

REŞİT : Turkish Turkish

ergin

REŞİT : Turkish Turkish

akıllıca davranan

REŞİT OLMAK : Turkish Turkish

erginleşmek

RESİTAL : Turkish Turkish

tek bir sanatçının tek bir çalgı ile verdiği konser

RESİTATİF : Turkish Turkish

yol gösterme, uyarma biçiminde okunan şarkı

REŞME : Turkish Turkish

atların koşum takımlarına gümüş ve altın yaldızlı pullarla yapılan süsleme

REŞME : Turkish Turkish

penye konfeksiyonunda zincirli dikiş yapan bir tür aygıt

RESMEN : Turkish Turkish

devlet adına, devletçe, resmi olarak

RESMEN : Turkish Turkish

yasaya, yönteme uygun olarak, yöntemince

RESMEN : Turkish Turkish

kesinlikle, açıkça, kesin olarak

RESMETME : Turkish Turkish

esmetmek eylemi

RESMETMEK : Turkish Turkish

ir şeyin resmini çizmek

RESMETMEK : Turkish Turkish

ız yapmak, işlemek, nakşetmek