Multilingual Turkish Dictionary

Turkish

Turkish
STOPER : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce stopper (tıkaç; durdurucu). Futbolda, savunmanın önünde görev yapan ve topu kesip dağıtan oyuncu. Önerdiğimiz karşılık: durdurucu. Örnekler: Takımın durdırucuları üstün bir başarı gösterdiler. Alman hoca, Semih'i durduruculuğa çekmeyi düşünüyor

STRAPLESS : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce strap (kayış, şerit, atkı, bant) + less (son ek
siz). Kurulumuz strapless kelimesine karşılık olarak askısız sözünü benimsemiştir. Örnek: Askısız kıyafetler bu yılın yaz modasında sıkça karşımıza çıkacak

STRETCHİNG : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizceden dilimize geçen bu söze karşılık olarak Kurulumuz, germe sözünü önermektedir. Örnek: Fitness Club açıldı. Tıbbî kontrol altında kişiye özel egzersizler, deniz tedavisi, su içi masajı, aerobik, güçlendirme, germe, gevşeme egzersizleri yapılır

SUARE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca soirée. Bu söz Türkçede iki anlamda kullanılmaktadır. Bunlardan biri "gece oynanan tiyatro veya sinema gösterisi", diğeri ise "akşam yemeğinden sonra yapılan eğlence, toplantı"dır. Kurulumuz, bu söz için akşamlık kelimesini karşılık olarak önermiştir. Örnek: Sanatçılara verilen bir akşamlığa gitmiştim, beni kimse tanımadı

SWAP : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizceden dilimize geçen bu bankacılık terimi "kâr etme veya kur farklılıklarından korunma amacıyla farklı vadeler itibarıyla döviz alınıp satılması" anlamında kullanılmaktadır. Kurulumuz bu söz için takaslama kelimesini önermektedir. Örnekler: Hükûmet üçlü emzik stratejisini uygulamaya koydu. Takaslama yolu ile bankalarda biriken parayı, faiz ve borsa yoluyla da piyasalardaki otuz trilyonluk başıboş parayı kontrol altına alıyor

SWİFT : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce swift (çabuk, hızlı, sür’atli). Son yıllarda daha çok bankacılık alanında kullanılan bu kelime için Türkçede zaten hızlı sözü bulunmaktadır. Dolayısıyla swift sözünün kullanılmasına hiç gerek yoktur. Örnek: 1995 yılında şubelerimizden muhabir bankalara hızlı mesaj gönderilmesi sağlanmıştır

SÜBVANSİYON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca subvention (yardım; devletçe yapılan para yardımı, para desteği). Teklif ettiğimiz karşılık: destekleme. Örnek: Ülkenin bazı ürünlerine dünya pazarlarında rekabet imkânı sağlamak için ihracat desteklemeleri yapılıyor

SÜPERVİZÖR : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca superviseur. "Bir iş yerinde denetleme ve kontrol işini yapan üst düzey yönetici, denetleyici" anlamındaki bu kelime için Kurulumuz, üst denetçi sözünü önermektedir. Örnek: Şirketimize yüksek öğrenim görmüş yabancı dil bilen üst denetçiler alınacaktır

TABLDOT : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca table d'hôte (ev sahibi sofrası). Karşılığı: seçmesiz yemek. Örnek: Seçmesiz yemek usulünde belli yemekleri yemek zorundasınız

TABLOİD : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce olan bu söz dilimizde "siyasî ve sosyal meseleleri tek bir haberle veren bir tür gazete" anlamında kullanılmaktadır. Bu söze Kurulumuz küçük gazete karşılığını önermektedir. Örnek: Gazeteciler, Washington gibi ciddî işlerin yapıldığı başkentte küçük gazetenin büro açmasını dünyanın sonu olarak görüyorlar

TALK ŞOV : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce talk (konuşma) + show (gösteri, gösteriş). Son zamanlarda ekranda moda olan talk şov, "televizyonda sohbet programı sunan, fakat sohbetten çok kendi sunuculuğunu bir gösteriye çeviren kimselerin yaptığı iş" için kullanılmaktadır. Bu anlamda iki karşılık teklif ediyoruz: çene yarıştırma (orta oyunundan), söz gösterisi. Örnek: Televizyondaki söz gösterisi (çene yarıştırma) programını seyrettiniz mi?

TALK ŞOVCU : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Yukarıdaki maddede anlatılan işi yapan kişi. Teklif ettiğimiz karşılık: çene yarıştırıcı. Örnek: Çene yarıştırıcılık son zamanlarda geçerli bir meslek hâline geldi

TANDANS : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce tendency. "Belli bir yöne veya duruma meyletme, eğilme istidadı gösterme" anlamında dilimizde kullanılan bu söz için Kurulumuz, eğilim sözünün uygun bir karşılık olduğunda birleşmiştir. Örnek: O, çevresinde daha çok çevreci eğilimiyle tanınır

TAYMİNG : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce timing (ayarlamak, saat tutmak). Son yıllarda "bir iş için uygun zamanı seçmek" anlamında dilimizde kullanılmaya başlanan tayming için teklif ettiğimiz karşılık: zamanlama. Örnek: Zamanlamayı iyi yapmak, başarının şartlarından biridir

TAÇ : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce touch (dokunma, değme). Topun, alanın yan çizgilerinden dışa çıkması. Teklif ettiğimiz karşılık: yan

TEFE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Bu söz de tüfe gibi bir kısaltmadır. Toptan eşya fiyatları endeksi. Bu kavram ya bu kısaltmayla veya toptan eşya fiyatları göstergesi sözüyle karşılanır

TELEKOMAND : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca télécommande. "Uzaktan kumanda" anlamına gelen bu söze karşılık olarak Kurulumuz, uzaktan komut kelimesini önermektedir

TEMPO : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İtalyanca tempo (zaman). Dilimizde "gidiş, hız, ilerleyiş, gelişme hızı" anlamlarında kullanılmaktadır. Bu anlam için tekliflerimiz: gidiş, hız. Örnekler: Maiyetindekiler onun çalışma hızına yetişemezlerdi. Hayatın ekonomik gidişi içinde sanata fazla yer ayıramıyoruz

TERAPİ : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca thérapie. "Hastalık, sakatlık, bozukluk gibi rahatsızlıkların herhangi bir yöntemle tedavisi" anlamına gelen bu söz için Kurulumuz, tedavi kelimesinin uygun olduğunda birleşmiştir

TERMOTERAPİ : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızcadan dilimize geçen ve tıp alanında kullanılan bu terim “ısı ile yapılan tedavi” anlamındadır. Kurulumuz bu kelimeye karşılık olarak ısı tedavisi sözünün kullanılmasının uygun olacağı kanaatindedir

TEST ETMEK : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce test (tasfiye etmek; imtihan etmek; mihenge vurmak, denemek; tahlil etmek). Son zamanlarda "denemek, mihenge vurmak" anlamlarıyla dilimizde kullanılmaktadır. Bu anlamlar için teklif ettiğimiz karşılıklar: denemek, ölçmek. Örnek: Denemeden (ölçmeden) karar vermeyiniz. Reklâmlarda "tadına bakmak" yerine de bazen "test etmek" kullanılmaktadır. Bu durumda tadına bakmak tercih edilmelidir

THİNK-TANK : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

İngilizce think (düşünme) + tank (sarnıç; depo; tank). Think-tank (beyin takımı). Fikir üreten uzmanlar grubunu anlatmak üzere son zamanlarda sıkça kullanılmaya başlayan bu terim için teklifimiz: beyin takımı. Örnek: Hükûmetlere ve partilere bağımlı beyin takımları başarılı olamıyor

TİRAJ : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca tirage. Gazetecilik veya dergicilikte sık sık karşımıza çıkan bu söz, "bir basılış sırasındaki baskı sayısı" anlamında kullanılmaktadır. Kurulumuz, baskı sayısı sözünün bu kelime için uygun bir karşılık olduğunda birleşmiştir. Örnek: Yazar, gazetesinin baskı sayısında önemli bir artış olduğunu belirtti

TİTR : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca titre (ad, unvan, etiket). Kurulumuz bu kelimeye karşılık olarak dilimizde zaten kullanılan san ve unvan sözlerini benimsemektedir. Örnek: İtalya’da her üniversite mezununun bir sanı (unvanı) var, kullanırsanız hoşlarına gidiyor

TOMOGRAFİ : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi

Fransızca tomographie. Türkçede tıp alanında kullanılan bu kelime Türkçe Sözlük’te, “bir organ veya organizma kesitinin röntgenle filmini çekme yöntemi” şeklinde tanımlanmıştır. Kurulumuz bu söze karşılık olarak kesityazar (belgesi) ve bilgisayarlı kesityazar (kısaltması BK) kelimelerinin kullanılmasına karar vermiştir. Örnek: 1998 yılı Mart ayı için uygulanacak bilgisayarlı kesityazar ücretleri Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi