Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Medicals

English Turkish Medicals
PROLIFEROUS : English Turkish Medicals

Proliferasyonla vasıflı

PROLIFIC : English Turkish Medicals

Çok yavru verir, mahsuldar, bereketli, verimli, semereli velüt

PROLIGEROUS : English Turkish Medicals

Çocuk doğuran

PROLINE : English Turkish Medicals

tabii bir aminoasit

PROLYMPHOCYTE : English Turkish Medicals

Lenfoblast ile lenfosit arasındaki kademelerde bulunan hücrlere verilen genel ad, prolenfosit

PROMAZINE : English Turkish Medicals

Chloropromazin'e benzeyen, ancak karaciğer üzerindeki toksik etkisi daha az olan bir trankilizan

PROMEGAKARYOCYTE : English Turkish Medicals

Megakaryositin ilkel hücresi

PROMETHAZINE : English Turkish Medicals

Toksisitsi düşük olan güçlü bir antistaminik

PROMETHIUM : English Turkish Medicals

Pm sembolü ile bilinen, atom on:61 ve atom ağırlığı 145 olan kimyasal element

PROMIN : English Turkish Medicals

Tüberküloz ve cüzzam tedavisinde kullanılan bir sülfon türevi

PROMINENCE : English Turkish Medicals

Öne doğru çıkıntı kabartı, çıkıntı, prominens, prominentia

PROMINENTIA : English Turkish Medicals

Bakınız: Prominence

PROMONTORY : English Turkish Medicals

Çıkıntı, promontrium

PROMYELOCYTE : English Turkish Medicals

Miyeloblast ile miyelosit arasındaki hücre, promiyelosit

PRONATE : English Turkish Medicals

Yüzü koyun yatmak veya yatırmak;
Elleri veya ön ayakları avuç içi yere doğru çevrilmiş durumda tutmak ve o duruma getirmek;
İçe döndürmek veya dönmek

PRONATION : English Turkish Medicals

İçe dönme, pronasyon (aksi; supinasyon)

PRONATOR : English Turkish Medicals

İçe döndüren kas, Pronator (el bileğinin içe döndürücüsü)

PRONE : English Turkish Medicals

Yüzü koyun yatmış;
El ayası aşağı dönük olan

PRONEPHROS : English Turkish Medicals

(Pronephroi) İlkel böbrek (embriyonda)

PRONOGRADE : English Turkish Medicals

Dört ayak üzerinde yürüyen veya duran

PRONOMETER : English Turkish Medicals

Ön kol ve elin pronasyon derecesini ölçen alet, pronometre

PRONORMOBLAST : English Turkish Medicals

Eritroblastın ilkel hücresi

PRONTISIL : English Turkish Medicals

Sülfamidlerin öncü maddelerinden biri

PRONUCLEUS : English Turkish Medicals

Yeni döllenmiş yumurtada erkek ve dişi nüvelerden her biri

PRONUNCIATION : English Turkish Medicals

Kelimeleri söyleyiş şekli, telaffuz