Multilingual Turkish Dictionary English Turkish Medicals

SUPEROLATERAL : English Turkish Medicals

Üst-yan tarafta

SUPEROVULATION : English Turkish Medicals

Birden fazla Graaf folikülünde, aynı anda ovülasyon meydana gelmesi, aynı anda birden fazal ovum oluşması

SUPERPARASITISM : English Turkish Medicals

Bir parazit'in diğer bir parazit içinde veya üzerinde yaşaması hali, hiperparatizm;
Değişik parazit cinslerinin müştereken hastalık meydana getirmesi

SUPERPHOSPHATE : English Turkish Medicals

Asit fosfat

SUPERSCRIPTION : English Turkish Medicals

Reçetenin baş kısmındaki Rp. harfi

SUPERSECRETION : English Turkish Medicals

Aşırı salgılanma

SUPERSOFT : English Turkish Medicals

Çok yumuşak (uzun dalga boylu röntgen ışınları hk)

SUPERSPHENOID : English Turkish Medicals

Sfenoid kemik üstü, sfenoid kemik üstünde bulunan

SUPERTENSION : English Turkish Medicals

Aşırı tansiyon yükseklği

SUPERVENTION : English Turkish Medicals

Mevcut bir durum veya hastalığa ilaveten diğer bir durum veya hastalığın oluşması

SUPERVIRULENT : English Turkish Medicals

Aşırı derecede virülan (patojen)

SUPERVISOR : English Turkish Medicals

Hastanede, hasta bakımını denetleyen sorumlu hemşire

SUPINATE : English Turkish Medicals

El ayasını yukarıya döndürmek;
Sırt üstü yatırmak

SUPINATION : English Turkish Medicals

Avucun öne veya yukarıya bakacak şekilde önkolon ekseni etrafında dönmesi, süpinasyon

SUPINATOR : English Turkish Medicals

El bileğini dışarıya doğru döndürücü kas, elbileğinin dışa döndürücüsü, süpinator

SUPINE : English Turkish Medicals

Avuç içi yukarıya doğru çevrilmiş;
Yüzü ve karnı yukarıya dönük olmak üzere yatmış, sırtüstü uzanmış

SUPPLEMENT : English Turkish Medicals

İlave, ek

SUPPLEMENTAL : English Turkish Medicals

Ek şeklinde, ilave suretiyle tamamlayıcı

SUPPORT : English Turkish Medicals

Destek, herhangi bir şeye destek ödevi gören oluşum veya kısım

SUPPOSITORY : English Turkish Medicals

Rektum yolu le verilecek ilaçları kolayca eriyecek bir madde içine karıştırıp elde edilen ispençiyari şekiller, fitil, süpozituvar

SUPPURATE : English Turkish Medicals

Cerahatlanmak

SUPPURATION : English Turkish Medicals

Cerahatlanma, cerahat, süpürasyon

SUPPURATIVE : English Turkish Medicals

Cerahatlı, süpüratif

SUPRA : English Turkish Medicals

Üst üstünde, önünde;
Dışında;
... den ziyade, maada

SUPRA-ACROMIAL : English Turkish Medicals

Akromyon üstüned bulunan