Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish Redhouse

English Turkish Redhouse
ABHORRENCE : English Turkish Redhouse

ab.hor.renceisim nefret, tiksinti

ABHORRENT : English Turkish Redhouse

ab.hor.rentsıfat nefret uyandıran, tiksindirici

ABIDE : English Turkish Redhouse

a.bideıbayd' fiil (abode/abided) çekmek, tahammül etmek: I can't abide him! Onu çekemem!

ABIDE BY : English Turkish Redhouse

-e uymak,
e riayet etmek

ABILITY : English Turkish Redhouse

a.bil.i.tyıbîl'ıti isim yetenek, kabiliyet

ABJECT : English Turkish Redhouse

ab.jectäb'cekt sıfat
gurursuz, kendini alçaltan.
insanı umutsuzluğa düşüren, berbat (bir durum)

ABJECTLY : English Turkish Redhouse

ab.ject.lyzarf gurursuzca, kendini alçaltarak

ABKHAS : English Turkish Redhouse

Ab.khasäbkas' isim (Abkhas)
Abhaz.
Abhazca

ABKHASIA : English Turkish Redhouse

Ab.kha.si.aäbkey'ziyı bakınız Abkhazia

ABKHAZ : English Turkish Redhouse

Ab.khazäbkaz' isim, sıfat (Abkhaz)
Abhaz.
Abhazca

ABKHAZIA : English Turkish Redhouse

Ab.kha.zi.aäbkey'qı isim Abhazya

ABKHAZIAN : English Turkish Redhouse

isim, sıfat
Abhaz.
Abhazca

ABLATIVE : English Turkish Redhouse

ab.la.tiveäb'lıtîv sıfat, dilbilgisi
den halindeki. isim
den halindeki sözcük

ABLAZE : English Turkish Redhouse

a.blazeıbleyz' sıfat
yanmakta olan, alevler içinde; tutuşmuş.
ışıl ışıl ışıldayan; pırıl pırıl parlayan

ABLE : English Turkish Redhouse

a.bleey'bıl sıfat yetenekli, kabiliyetli

ABLE-BODIED : English Turkish Redhouse

a.ble-bod.iedey'bılbad'id sıfat sağlıklı, sıhhatli

ABLUTION : English Turkish Redhouse

ab.lu.tionäblu'şın isim aptes, gusül, yıkanma

ABLY : English Turkish Redhouse

ablyzarf iyi bir şekilde

ABNORMAL : English Turkish Redhouse

ab.nor.maläbnôr'mıl sıfat anormal

ABNORMALITY : English Turkish Redhouse

ab.nor.mal.i.tyäbnôrmäl'ıti isim anormallik

ABNORMALLY : English Turkish Redhouse

ab.nor.mal.lyzarf anormal bir şekilde

ABOARD : English Turkish Redhouse

a.boardıbord' zarf, edat (yolcunun gemi, uçak, tren veya otobüsün) içinde (bulunması): He was aboard the train. Trendeydi. All aboard! Haydi binin!

ABODE : English Turkish Redhouse

a.bodeıbod' fiil bakınız abide

ABOLISH : English Turkish Redhouse

a.bol.ishıbal'îş fiil kaldırmak, lağvetmek, ilga etmek; feshetmek

ABOLITION : English Turkish Redhouse

ab.o.li.tionäbılîş'ın isim kaldırma, lağıv, ilga; fesih