English Turkish
ALABAMA A M UNIVERSITY : English Turkish
Alabama A M Üniversitesi; Normal şehrinde (Alabama, ABD) yer alan bir büyük devlet üniversitesi
ALABAMA STATE UNIVERSITY : English Turkish
Alabama Devlet Üniversitesi; Montgomery’de (Alabama, ABD) yer alan bir büyük devlet üniversitesi
ALABAMAN : English Turkish
n. Alabamalı; Alabama (ABD) yerlisi veya burada yaşayan
ALABAMIAN : English Turkish
n. Alabama (ABD) yerlisi veya Alabama’da yaşayan
ALABAMIAN : English Turkish
adj. Alabama’nın (ABD) veya Alabama’yla ilgili, Alabama’ya dair
ALABAMINE : English Turkish
n. alabamin, (Kimya) astatin, nadir bulunan radyoaktif element
ALABAS : English Turkish
n. Arapça bir soyadı
ALABASTER : English Turkish
n. kaymaktaşı, albatr, su mermeri,
ALABASTER : English Turkish
adj. kaymaktaşından yapılan, su mermerinden yapılan
ALABASTRINE : English Turkish
adj. alabastrine benzeyen, alabastrinle ilgili; alabaster gibi, alabastere benzer
ALABASTRON : English Turkish
n. alabastron, ilk olarak alabasterden yapılan ve parfüm yağları saklamak için kullanılan kap (eski Mısır ve Yunanistan’da)
ALACK : English Turkish
interj. eyvah, vah, yazık
ALACKADAY : English Turkish
interj. üzüntü, keder ifade eden bir haykırış
ALACRITY : English Turkish
n. canlılık, istek, heves, can atma
ALADDIN : English Turkish
n. Alaaddin
ALADDIN'S LAMP : English Turkish
alaaddin'in lambası
ALAGILLE SYNDROME : English Turkish
Alagille sendromu; (Tıp) yüz ve iskelette anomaliler ve akciğer atardamarı ve safra kanallarındaki daralma ile nitelenen genetik durum (yeni doğan bebeklerde genellikle sarılığa neden olur)
ALAIN : English Turkish
n. bir erkek adı (Fransızca)
ALAIN DELON : English Turkish
n. (1935 doğumlu) Fransız aktör
ALAIN JUPPE : English Turkish
(1945 doğumlu) Fransız politikacı, Fransa’nın eski Dışişleri Bakanı
ALAIN LOCKE : English Turkish
(
1954) Harlem Rönesansı’nda etkili olmuş ve "The New Negro (Yeni Zenci)" kitabının yazarı Amerikalı eğitimci ve filozof
ALAIN PELLEGRINI : English Turkish
n. General Pellegrini (1946 doğumlu), Lübnan’daki Birleşmiş Milletler Geçici Kuvveti’nin komutanı Fransız Tümgeneral
ALALIA : English Turkish
n. alali, konuşamamak, konuşma yeteneği kaybı
ALAMEDA : English Turkish
n. ortabatı California’da bir şehir
ALAMEDA : English Turkish
n. alameda, ağaçlarla çevrelenmiş yol veya park
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani