English Turkish
ALBUTEROL : English Turkish
n. albuterol, bronşları genişletmek ve nefes almayı daha kolay ve daha iyi yapmak için doktorların astım ve bronş spazmı olan hastalarında kullandıkları bronşları genişleten madde(bronkodilatör), Salbutamol
ALCAHEST : English Turkish
n. alkahest, alkahest, eskiden simyagerlerin hayali evrensel çözücüsü olan, tüm maddeleri eritebilen hipotetik çözücü madde
ALCAIDE : English Turkish
n. alcaide, alcayde, Fas, İspanyol veya Portekiz kalesi komutanı veya yöneticisi; Fas, İspanyol veya Portekiz hapishanesinde gardiyan veya bekçi
ALCALDE : English Turkish
n. alcalde, yargı yetkisi olan belediye başkanı, yargıç
ALCALI : English Turkish
adj. alkalik
ALCALI : English Turkish
n. alkali, baz
ALCALIGENES : English Turkish
n. alkaligenler, bağırsaklar ve süt ürünlerinde bulunan bakteri
ALCAPTON : English Turkish
n. alkapton, bir asit türü
ALCAPTONURIA : English Turkish
n. alkaptonüri, idrarda alkapton bulunmasıyla tanımlanan hastalık
ALCATEL : English Turkish
n. Fransız telefon şirketi
ALCATRAZ : English Turkish
n. San Francisco Körfezi’nde (California) kayalık ada,
63 yıllarında kötü şöhreti olan bir hapishanenin bulunduğu alan (adaya "The Rock (Kaya)" lakabı takıldı)
ALCAYDE : English Turkish
n. alcayde, alcaide, Fas, İspanyol veya Portekiz kalesi komutanı veya yöneticisi; Fas, İspanyol veya Portekiz hapishanesinde gardiyan veya bekçi
ALCAZAR : English Turkish
n. Seville’nin (İspanya) Mağribi krallarının kalesi
ALCAZAR : English Turkish
n. alkazar, İspanyol Faslılar tarafından yapılmış olan kale veya hisar
ALCHEMIC : English Turkish
adj. simya ile ilgili, alşimi ile ilgili
ALCHEMICAL : English Turkish
adj. simya ile ilgili, alşimi ile ilgili, adi metallerin altına dönüşümüne odaklanmış ortaçağ kimya türü ile ilgili olan
ALCHEMISE : English Turkish
v. alşimi kullanmak, elementleri alşimi kullanarak değiştirmek; altına dönüştürmek (ayrıca alchemize)
ALCHEMIST : English Turkish
n. simyager, alşimist
ALCHEMISTICAL : English Turkish
adj. alşimi ile ilgili, simyacılara ait veya ilgili olan
ALCHEMIZE : English Turkish
v. alşimi kullanmak, elementleri alşimi kullanarak değiştirmek; altına dönüştürmek (ayrıca alchemise)
ALCHEMY : English Turkish
n. simya, alşimi
ALCINDOR : English Turkish
n. bir soyadı; Lew Alcindor, Kareem Abdul-Jabbar’ın gerçek adı (1947 doğumlu), ünlü basketbol oyuncusu, Milwaukee Bucks ve Los Angeles Lakers şampiyona takımları üyesi
ALCOA : English Turkish
"Aluminum Company of America (Amerikan Alüminyum Şirketi)"; alüminyum ve diğer yarı mamul ürünlerin küresel imalatçısı ve tedarikçisi Pittsburgh (Pennsylvania) genel merkezli Amerikan şirket
ALCOCK : English Turkish
n. bir soyadı; Benjamin Alcock (
?), 1836 yılında pudendal kanalını ilk kez kesin bir biçimde tanımlayan İrlandalı anatomist
ALCOCK'S CANAL : English Turkish
n. Alcock kanalı; pudendal kanal (adını 1836 yılında pudendal kanalını ilk kez kesin bir biçimde tanımlayan Benjamin Alcock’tan alır)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani