Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
ELMER RICE : English Turkish

n. Elmer Rice, Elmer Leopold Rice (
1967), ekspresyonist tiyatro oyunları ile ünlü olan Amerika Birleşik Devletleri oyun yazarı

ELO : English Turkish

n. Elo, Electric Light Orchestra, 1970'li yıllarda çok başarılı olan İngiliz pop müzik grubu

ELOCUTION : English Turkish

n. diksiyon, konuşma sanatı, hitabet

ELOCUTIONARY : English Turkish

adj. güzel konuşma ile ilgili, halka hitap sanatı ile ilgili

ELOCUTIONIST : English Turkish

n. diksiyon hocası, hatip

ELOHIM : English Turkish

n. Elohim, Tanrı, Tevrat’ta Tanrı için gösterilen isimlerden biri

ELOIGN : English Turkish

v. uzaklaştırmak, ortadan kaldırmak

ELOIGNMENT : English Turkish

n. uzaklaştırma, ortadan kaldırma

ELON-MOREH : English Turkish

Elon-Moreh, Şam'a yakın olan kasaba (Batı Şeria'da)

ELONGATE : English Turkish

v. uzatmak, uzamak; sürdürmek

ELONGATED : English Turkish

adj. uzatılmış, ince uzun

ELONGATION : English Turkish

n. uzatma, uzama, uzanım; sürdürme, germe

ELOPE : English Turkish

v. kaçmak, sevgilisi ile kaçmak

ELOPEMENT : English Turkish

n. kaçma, aşığı ile kaçma

ELOPER : English Turkish

n. aşığı ile kaçan kimse

ELOQUENCE : English Turkish

n. konuşma sanatı, güzel söz söyleme sanatı, belagat; çene

ELOQUENT : English Turkish

adj. güzel konuşan, belâgatlı, dokunaklı, anlamlı

ELOQUENT SPEAKER : English Turkish

yetenekli konuşmacı, iyi hitap eden konuşması, iyi hatip, akıcı ve güçlü konuşan kimse

ELOQUENTLY : English Turkish

adv. anlaşılır bir şekilde, akıcı bir şekilde, güçlü bir şekilde; açıklayıcı bir şekilde

ELRON : English Turkish

n. Elron, yüksek teknoloji şirketi (iletişim, Tıbbi Görüntüleme, Askeri Sistemler ve Yarı iletkenler alanlarında)

ELRON : English Turkish

n. Elron, hisse senedi sahipliği ile diğer yüksek teknoloji şirketlerini kontrol eden İsrail şirketi

ELSCINT : English Turkish

n. Elscint, İsrail yüksek teknoloji şirketi (ileri tıbbi gereçler, görüntüleme sistemleri, CT sistemler, vs. imal eder)

ELSE : English Turkish

adv. başka, ayrıca, ilaveten; başka türlü, başka zaman; yoksa, aksi halde

ELSEVIER B.V. : English Turkish

n. Elsevier, bilimsel araştırma topluluğu için her yıl binlerce yeni araştırma makalesi ve yeni kitap isimleri yayımlayan dünya lideri bilimsel ve teknik bilgi yayımcısı;tıp ve sağlık meslekleri için binlerce tıp kitabı ve referans işleri yayımlayan dünya lideri tıbbi ve sağlık biligleri yayımcısı More: www.elsevier.com

ELSEWHERE : English Turkish

adv. başka yerde, başka yere