Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
FOAMLIKE : English Turkish

adj. süngerimsi, köpüklü, süngere benzer

FOAMY : English Turkish

adj. köpüklü

FOB : English Turkish

güvertede teslim

FOB : English Turkish

n. saat cebi, köstek

FOB : English Turkish

v. yutturmak, hile ile satmak, kazıklamak

FOB CHAIN : English Turkish

n. köstek

FOB OFF SMTH. ON SMB : English Turkish

v. yutturmak, hile ile satmak, değersiz bir şeyi satmak

FOB PRICE : English Turkish

f.o.b. fiyat, malların fabrikadan gemiye ya da taşıyıcıya nakliyesini dahil eden fiyat

FOB SMB. OFF : English Turkish

v. kazıklamak, kazık atmak

FOC : English Turkish

şarjsız, boş, sıfır dozda; özgür, serbest

FOCACCIA : English Turkish

n. zeytinyağı ile yapılan ve otlarla çeşnilendirilen düz İtalyan ekmeği

FOCAL : English Turkish

adj. odaksal, odak, merkez

FOCAL DERMAL NECROSIS : English Turkish

deri dokusunun sağlıklı parçalarla çevrili ölen bölgesi, odaksal dermal nekroz

FOCAL DISTANCE : English Turkish

ir merceğin merkezinden odak noktasına olan uzaklık, odak uzunluğu

FOCAL LENGTH : English Turkish

ir merceğin merkezinden odak noktasına olan uzaklık, odak uzunluğu

FOCAL POINT : English Turkish

odak noktası

FOCALISATION : English Turkish

n. odaklanma , odağa getirme eylemi; bir enfeksiyonun sınırlı bir alana hapsedilmesi (ayrıca focalization)

FOCALISE : English Turkish

v. odaklamak; odak noktasına getirmek; odaklanmak; odaklanmış olmasına sebep olmak; konsantre olmak, bir yere toplamak; belirli bir bölgeye hapsetmek veya sınırlamak (ayrıca focalize)

FOCALIZATION : English Turkish

n. odaklanma , odağa getirme eylemi; bir enfeksiyonun sınırlı bir alana hapsedilmesi (ayrıca focalisation)

FOCALIZE : English Turkish

v. odaklamak, odağı ayarlamak [fot.]

FOCALIZED : English Turkish

adj. odaklanmıi, konsantre olmuş

FOCALLY : English Turkish

adv. bir odakta, odaklanmış olarak

FOCOMETER : English Turkish

n. bir odağa olan mesafeyi ölçmek için kullanılan optik cihaz

FOCUS : English Turkish

n. odak, odak noktası, dikkati toplayan şey

FOCUS : English Turkish

v. odaklamak, bir noktada toplamak, odağı ayarlamak