Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
FRIBBLE : English Turkish

v. boşa geçirmek, oyalanmak, tembellik etmek

FRIBBLER : English Turkish

n. oyalanan kimse, önemsemeyen kimse, oyuncu, kendini eğlendiren kişi; uçarı kimse

FRICANDEAU : English Turkish

n. dana etinden yapılan kızartma, domuz yağı sürülmüş ve kendi suyu ile kısık ateşte pişirilmiş veya kavrulmuş ince dilimlenmiş dana eti

FRICASSEE : English Turkish

v. yahni pişirmek, salçalı yemek yapmak

FRICATIVE : English Turkish

n. frikatif, sürtünmeli sessiz harf

FRICATIVE : English Turkish

adj. frikatif

FRICTION : English Turkish

n. friksiyon, sürtme, sürtünme, ovma, ovuşturma, ovalama, sürtüşme, anlaşmazlık

FRICTION : English Turkish

adj. sürtme, sürtünme

FRICTION FEED : English Turkish

sürtünme ile ilerleme, kağıda karşı baskı yapan bobin tarafından kağıdın yazıcının içine verilmesi

FRICTION MATCH : English Turkish

n. kibrit, sürtünme veya aşındırıcı yüzeyde ovma ile tutuşan ince ahşap veya karton ucu olan kibrit türü

FRICTION TAPE : English Turkish

n. izole bant, (Elektrik) elektrik kablolarını yalıtmak için kullanılan suya dayanıklı örtü veya yapışkan plastik bant, yalıtım sargısı

FRICTIONAL : English Turkish

adj. sürtünme ile elde edilen, sürtünme, sürtme

FRICTIONAL UNEMPLOYMENT : English Turkish

geçici işsizlik

FRICTIONALLY : English Turkish

adv. sürtünme yoluyla, sürtünme ile, birbirine karşı sürtünen iki nesnenin neden olduğu direnç ile

FRICTIONLESS : English Turkish

adj. sürtünmesiz

FRIDA : English Turkish

n. Frida, kadın ismi

FRIDA KAHLO : English Turkish

n. Frida Kahlo, (
1954) otoportreleriyle ünlü olan Meksikalı sanatçı, nakkaş Diego Rivera'nın eşi

FRIDAY : English Turkish

n. cuma

FRIDAY NIGHT : English Turkish

Cuma Gecesi, haftanın altıncı gecesi, cumartesi gününden önceki gece

FRIDAY THE 13TH : English Turkish

n. Cuma 13, herhangi bir ayın 13'üne rastlayan cuma günü ve o günün çok kötü talih olduğuna inanılan batıl inanç

FRIDAYS : English Turkish

adv. Cuma günleri, Cuma günlerinde olan, her cuma, her cuma günü olan

FRIDGE : English Turkish

n. buzdolabı

FRIED : English Turkish

adj. kızartılmış, yağda kızarmış, sarhoş, kızarmış

FRIED CHICKEN : English Turkish

n. tavuk kızartma

FRIED EGG : English Turkish

yağda yumurta, sahanda yumurta