Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
AMICI PRISM : English Turkish

Amici prizması; doğrudan görüntü prizması, ışığı huzmede net sapmalara mahal vermeksizin spektrumlara dağıtan birleşik prizma (İtalyan astronom G.B. Amici tarafından tasarlanmıştır)

AMICUS : English Turkish

adj. dostça, arkadaşça, barışçıl (Latince)

AMICUS CURIAE : English Turkish

uzman müşavir, bilirkişi, bazı konularda tavsiye etmesi için mahkeme tarafından davet edilen kişi

AMID : English Turkish

prep. ortasına, arasına, ortasında, arasında

AMIDAR : English Turkish

n. İsrailli iskân müdürlüğü

AMIDASE : English Turkish

n. amidaz, amit hidrolizini katalize eden enzim

AMIDE : English Turkish

n. amit [kim.]

AMIDIC : English Turkish

adj. amit ile ilgili, madeni türev olan amit ile ilgili (Kimya)

AMIDOGEN : English Turkish

n. amidojen, özellikle inorganik bileşikler ile ilgili olan kimyasal bileşik (Kimya)

AMIDOL : English Turkish

n. amidol, (Fotoğrafçılık) banyo çözeltisi olarak kullanılan renksiz kristalli bileşik

AMIDSHIP : English Turkish

adv. gemi içi, geminin ortasında

AMIDSHIPS : English Turkish

adv. geminin ortasında, gemi ortası

AMIDST : English Turkish

prep. ortasına, arasına, ortasında, arasında

AMIGA : English Turkish

n. Commodore tarafından üretilen ve 1985 yılında halka sunulan kişisel bilgisayar (günümüzde Amiga Inc. şirketi tarafından üretilmektedir)

AMIGA INC. : English Turkish

Washington (ABD) merkezli işletim sistemleri ve yazılım geliştirme şirketi

AMIGO : English Turkish

n. amigo, arkadaş (İspanyolca)

AMIGURUMI : English Turkish

n. tığla küçük oyuncaklar veya bebekler örme Japon sanatı; örgü bebekler, örme ve doldurma oyuncak

AMIGURUMI DOLL : English Turkish

n. amigrumi kuklası, tığ ile işlenmiş bebekler

AMIKHAI : English Turkish

n. bir erkek adı (İbranice)

AMILCARE PONCHIELLI : English Turkish

n. (
1886) daha çok "La Gioconda (Mona Lisa)" operasıyla bilinen İtalyan besteci

AMILDAR : English Turkish

n. yetkili kimse, komisyon üyesi

AMIMIA : English Turkish

n. amimi, işaretler ve hareketler ile düşünceler iletemememe (Tıp)

AMIN : English Turkish

n. bir soyadı, Idi Amin Dada (
2003); Uganda’nın önceki Devlet Başkanı olan subay ve diktatör (
1979); mütevelli, emanetçi, muhafız (Arapça)

AMINATE : English Turkish

v. aminate, bir bileşiğe amino asit eklemek

AMINE : English Turkish

n. amin [kim.]