English Turkish
GROPE ABOUT : English Turkish
v. el yordamıyla aramak, el yordamı ile yürümek
GROPE IN THE DARK : English Turkish
akıntıya kürek çekmek
GROPE ONE'S WAY : English Turkish
yolunu el yordamıyla aramak, el yordamıyla ilerlemek, yolunu tahmin etmek; deneme yanılma yoluyla ilerlemek, kararsız bir şekilde ilerlemek
GROPER : English Turkish
n. el yordamıyla arayan kimse, yoklayan kimse, arayıp duran kimse
GROPING : English Turkish
n. el yordamıyla arama, elleriyle arayıp durma, el ile arama, arama
GROPING IN THE DARK : English Turkish
karanlıkta el yordamıyla arayan kimse, görmeden veya belirsizce yoklamak veya aramak
GROPINGLY : English Turkish
adv. el yordamıyla, yoklayarak, emin olmadan, körü körüne
GROSBEAK : English Turkish
n. ispinozgillerden kuş
GROSCHEN : English Turkish
n. groschen, Avusturya şilinin 100/1 eşit olan madeni para
GROSGRAIN : English Turkish
n. grogren
GROSS : English Turkish
n. bütün, bütünlük, grosa, oniki düzine
GROSS : English Turkish
adj. brüt, bütün, toptan, gayrisafi, kaba, şişko, şişkin, kocaman, hantal, bariz, apaçık, yoğun, sıkı, müstehcen
GROSS AMOUNT : English Turkish
toplam tutar, toplam miktar
GROSS ANATOMY : English Turkish
makroskopik anatomi, çıplak gözle görülebilen vücut yapıları bilimi
GROSS DOMESTIC PRODUCT : English Turkish
gayrisafi yurtiçi hasıla, bir ekonomide üretilen tüm malların ve hizmetlerin değeri, gsyih
GROSS EXAGGERATION : English Turkish
çok bariz olan mübalağa, göze batan abartma, tamamen süsleme, olayların bariz bir şekilde uzatılması
GROSS FAULT : English Turkish
affedilmez hata, çok büyük hata, son derece hatalı davranış, suç oluşturan davranış
GROSS INCOME : English Turkish
üt gelir, vergilerin ve kesintilerin çıkartılmadığı toplam gelir
GROSS INJUSTICE : English Turkish
n. büyük haksızlık
GROSS MISTAKE : English Turkish
affedilmez hata, çok büyük hata, müthiş hata
GROSS NATIONAL PRODUCT : English Turkish
gayrisafi milli hasıla, bir ülkenin belirli bir zaman içinde ürettiği hizmetlerin ve malların mali değeri
GROSS NEGLIGENCE : English Turkish
ağır ihmal
GROSS PAY : English Turkish
üt ücret, kesintisiz olan maaşlar
GROSS PRICE : English Turkish
üt fiyat, ıskonto veya fiyat indiriminden önceki tutar
GROSS PROFIT : English Turkish
üt kazanç
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani