Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
ANNIE : English Turkish

n. bir kadın adı

ANNIE BESANT : English Turkish

n. (
1933) Protestan anne-babadan olma ve daha sonrasında teosofist olan İngiliz sosyal reformcu ve kadın hakları aktivisti

ANNIE DOLL : English Turkish

n. Annie bebek; insanla suni teneffüsün tarif edilmesinde kullanılan bebek

ANNIE GIRARDOT : English Turkish

n. (
2011) Fransa’nın en çok alkışlanan ve en kalıcı çağdaş Fransız aktrislerinden biri

ANNIE SULLIVAN : English Turkish

n. Johanna (Anne) Mansfield Sullivan Macy (
1936), Helen Keller'’in öğretmeni

ANNIHILATE : English Turkish

v. iptal etmek, yoketmek, imha etmek, feshetmek, ortadan kaldırmak, bozmak; yenmek, elemek

ANNIHILATION : English Turkish

n. imha, yok etme, iptal; ölümlülük

ANNIHILATIVE : English Turkish

adj. imha edici, yok edici, tahrip edici; etkisiz bırakan; boşaltan, iptal eden

ANNIHILATOR : English Turkish

n. zarar veren kimse, yok eden kimse, imha eden kimse

ANNIVERSARY : English Turkish

n. yıldönümü, yıldönümü kutlaması

ANNO : English Turkish

n. yılda,
yılında (Latince)

ANNO DOMINI : English Turkish

milattan sonra, m.s

ANNO HEBRAICO : English Turkish

… yılında (İbrani takvimine göre), AH

ANNO HEGIRAE : English Turkish

Hicri takvimin
.. yılında (Müslüman takvime göre), AH

ANNO MUNDI : English Turkish

anno mundi, dünyanın yaratıldığı zaman

ANNO REGNI : English Turkish

anno regni,
hükümdarlık yılında

ANNOTATE : English Turkish

v. dipnot koymak, çıkma yaparak açıklamak

ANNOTATED : English Turkish

adj. ek olarak açıklanan, açıklanan, aydınlatan, açıklayıcı yorumlar içeren

ANNOTATED BIBLE : English Turkish

n. açıklamalı İncil, İncil’in dipnotlar ve yorumlar içerenkopyası

ANNOTATION : English Turkish

n. dipnot, çıkma; not

ANNOTATIVE : English Turkish

adj. açıklamalı, açıklayıcı; yorumlayıcı; kritik

ANNOTATIVELY : English Turkish

adv. açıklayıcı bir şekilde, açıklayıcı notlar ile birlikte, ek notlar şeklinde

ANNOTATIVENESS : English Turkish

n. açıklayıcı olma, yorumlayıcı olma

ANNOTATOR : English Turkish

n. yorumcu

ANNOUNCE : English Turkish

v. anons etmek, duyurmak, ilan etmek, bildirmek, okumak; adaylığını açıklamak