Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
I PLAN TO STAY 2 WEEKS : English Turkish

2 hafta kalmayı planlıyorum

I PRAY : English Turkish

dua ediyorum, umut ediyorum, diliyorum

I PREFER A LARGE CAR : English Turkish

üyük araba tercih ederim

I PREFER A SEAT BY THE WINDOW : English Turkish

cam kenarı tercih ederim

I PREFER A SIMPLER STYLE : English Turkish

daha basit bir model tercih ederim

I PREFER A SMALL CAR : English Turkish

küçük bir araba tercih ederim

I PREFER AUTOMATIC TRANSMISSION : English Turkish

otomatik vites tercih ederim

I PREFER TO GO BY BOAT : English Turkish

gemiyle gitmeyi tercih ederim

I PREFER TO GO BY BUS : English Turkish

otobüsle gitmeyi tercih ederim

I PREFER TO GO BY PLANE : English Turkish

uçakla gitmeyi tercih ederim

I PREFER TO GO BY TRAIN : English Turkish

trenle gitmeyi tercih ederim

I PROMISE YOU : English Turkish

sana söz veriyorum, sana vaatte bulunuyorum, sana taahhüt ediyorum

I QUIT : English Turkish

en bırakıyorum, ben vazgeçiyorum, denemeyi bıraktım; bu işi bırakıyorum, daha fazla burada çalışmak istemiyorum

I QUITE AGREE : English Turkish

kesinlikle katılıyorum, oldukça katılıyorum, oldukça aynı fikirdeyim

I RECALL : English Turkish

anımsıyorum, hatırlıyorum

I REGRET THAT : English Turkish

üzgünüm,
..olduğu için üzgünüm; bunun için üzgünüm

I REGRET TO SAY : English Turkish

üzülerek blirtmek durumundayım ki, üzülerek söylüyorum ki, ne yazık ki
..söylemek zorundayım

I REMEMBER : English Turkish

hatırlıyorum, anımsıyorum

I RESERVED A DOUBLE BED, BUT I GOT A TWIN : English Turkish

çift kişilik yatak rezervasyonu yaptırmıştım ama odamda ikiz yatak var

I REST MY CASE : English Turkish

söyleyeceklerim bu kadar, (Hukuk) adli davanın taraflarından biri tarafından delil sunmayı bitirdiğini belirtmek için söylenir

I SAY : English Turkish

aksana, hey, bana bak

I SEE : English Turkish

anlıyorum

I SEEK YOU : English Turkish

Seni arıyorum, Seni arama içerisindeyim, ICQ, kullanıcıya gerçek zamanda arkadaşlarının İnternet'e bağlı olup olmadıklarını ve İnternet sohbetleri için onları bulmasına izin veren İsrail şirketi tarafından geliştirilen program

I SHOULD NOT HAVE : English Turkish

yapmamalıydım, yaptığım doğru değildi, yapmasaydım daha iyi olurdu

I SHOULDN'T MIND : English Turkish

karşı çıkmamalıydım, itiraz etmemeliydim, isterdim ki