Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
ICE WATER : English Turkish

uzlu su, buz suyu

ICE-BOX : English Turkish

uz kutusu, bu dolabı, dondurucu, soğutucu

ICE-CREAM BAR : English Turkish

dondurma kalıbı, dondurma çubuğu

ICE-CREAM BAR ON A STICK : English Turkish

çubukta dondurma kalıbı

ICE-CREAM CAKE : English Turkish

dondurmalı kek, içine dondurma konularak hazırlanan bir kek türü

ICE-CREAM CONE : English Turkish

dondurma külahı, içinde dondurma tutmak için kullanılan külah şeklinde ve yenilebilir bir kap

ICE-CREAM TRUCK : English Turkish

dondurma arabası, dolaşarak dondurma satan araba (genellikle geldiğini duyurmak için bir müzik çalar)

ICE-FREE : English Turkish

uzsuz, buzu olmayan (derin dondurucu gibi)

ICE-SKATE : English Turkish

uz pateni yapmak, buz patenleri (altı metal kızaklı özel ayakkabı) takarak buz üzerinde kaymak

ICE-SKATING RINK : English Turkish

n. buz pateni pisti, buz pisti, buz pateni ve buz hokeyi için donmuş bir tabanı olan alan

ICEBERG : English Turkish

n. buzdağı, aysberg, soğuk ve duygusuz kimse

ICEBERG LETTUCE : English Turkish

n. göbek salata, göbek marul, birbirini örten yaprakları yuvarlak bir kafa oluşturan marul türü

ICEBLINK : English Turkish

n. güneş ışınlarının buz yüzeyinden yansıması; sahil boyunca devam eden buz falezi

ICEBOAT : English Turkish

n. buzkıran

ICEBOUND : English Turkish

adj. buzla çevrilmiş, buzla kaplanmış, buz tutmuş

ICEBOX : English Turkish

n. buzluk [brit.], buzdolabı [amer.], soğutucu [amer.], buz makinesi, buz kalıbı, buzhane

ICEBREAKER : English Turkish

n. buzkıran

ICECAP : English Turkish

n. buz örtüsü, buz tabakası, kalıcı buz ve kar örtüsü (dağ zirvelerinde veya kutuplarda olduğu gibi)

ICECOLD : English Turkish

adj. buz gibi, buz kadar soğuk

ICED : English Turkish

adj. buzlanmış, buzlu, buza koyulmuş, şeker kaplanmış

ICED TEA : English Turkish

n. buzlu çay

ICEFALL : English Turkish

n. buz çağlayanı, donmuş şelâle

ICEFIELD : English Turkish

n. buz sahası, bir kara veya su parçasını örten büyük buz alanı

ICEHOUSE : English Turkish

n. buzluk, buz deposu, içinde buz saklanan yapı

ICELAND : English Turkish

n. İzlanda