Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
JUAN MIGUEL GONZALEZ : English Turkish

Juan Miguel Gonzalez, Elian Gonzalez’in babası (uğruna uluslararası koruma mücadelesi yapılan altı yaşında Kübalı bir çocuk)

JUAN PERON : English Turkish

Juan Peron, (
1974) Arjantin cumhurbaşkanı (
1955,
1974), 1943 askeri darbesi lideri

JUBA : English Turkish

n. Juba, Juba Nehri, güney Somali’de bulunan bir nehir; Sudan Cumhuriyeti’nde bir şehir

JUBA : English Turkish

n. güney ABD’de plantasyonlarda köleler tarafından geliştirilen canlı rüstik dans; ABD’de genellikle köleler tarafından yenilen yiyecek; (Zooloji) hayvan yelesi

JUBBA : English Turkish

n. Jubba, Juba, güney Somali’de bulunan bir nehir

JUBBA : English Turkish

n. Hindistan’da erkeklerin gövdeleri üzerine giydikleri giyim eşyası

JUBBA RIVER : English Turkish

n. Juba Nehri, Juba, güney Somali’de bulunan bir nehir

JUBBAH : English Turkish

n. bazı Müslüman ülkelerde kadınların ve erkeklerin giydikleri uzun kollu uzun giysi

JUBE : English Turkish

n. kilise korosunu nefden ayıran ve çoğu kez İsa’lı haç heykelini tutan süsleyici mihrap yeri veya koro bölmesi; küçük meyve aromalı sakıza benzer şeker

JUBILANCE : English Turkish

n. çok sevinme, sevinçten uçma

JUBILANCY : English Turkish

n. coşku, çok sevinme, neşe, şenlik, keyif, olağanüstü sevinç duygusu

JUBILANT : English Turkish

adj. çok sevinçli, sevinçten uçan

JUBILANT CROWD : English Turkish

sevinçten uçak topluluk, neşeli kalabalık, büyük neşeli insanlar grubu

JUBILANTLY : English Turkish

adv. mutluluktan uçarak, mutlulukla, neşeyle, büyük sevinçle; zafer coşkusuyla, sevinçle

JUBILATE : English Turkish

v. çok sevinmek, sevinçten uçmak

JUBILATE : English Turkish

n. kutlama

JUBILATION : English Turkish

n. çok sevinme, bayram etme, şenlik

JUBILEE : English Turkish

n. jübile, yıldönümü, ellinci yıldönümü

JUBILEE CELEBRATION : English Turkish

jübile kutlaması, 50’nci yıldönümü kutlaması

JUBILEE HORN : English Turkish

koç boynuzundan yapılan süslü boynuz

JUDAEA : English Turkish

n. Yahudiye, günümüz güney İsrail’i oluşturan eski Filistin bölgesi

JUDAEAN : English Turkish

n. Yahudiyeli, Yahudiye’den olan kimse

JUDAEAN : English Turkish

adj. Yahudiye’ye ait, Yahudiye ile ilgili olan

JUDAEO : English Turkish

pref. Yahudi, İbrani, Yahudilik (kombinasyon halinde)

JUDAH : English Turkish

n. Yahuda, Jacob'ın dördüncü oğlu (İncil’le ilgili); İsrail’in 12 kabilesinden biri (İncil’l ilgili); güney Filistin’de İbrani krallığı; erkek ismi