English Turkish
JUNGLEFOWL : English Turkish
n. hint kuşu, güney Asya’ya özgü av kuşu
JUNGLEGYM : English Turkish
n. çocuklar için yapılan açık havada tırmanılabilen yatay ve dikey parmaklıklardan oluşan oyun yapısı
JUNGLIST : English Turkish
n. jungle müziği ile ilgili olan kimse, DJ veya jungle müziği bestecisi; jungle müzik hayranı; jungle dans müziği hayranı
JUNGLY : English Turkish
adj. vahşi ormanları olan, vahşi ormanlardan oluşan; çok fazla vahşi ormanı olan; vahşi orman doğasına sahip olan ve onunla ilgili; tropikal bitkilerle kaplı
JUNICHIRO KOIZUMI : English Turkish
n. Junichiro Koizumi, (1942 doğumlu) 2001’den 2006’ya Japonya başbakanı ve Japon politikacı
JUNIOR : English Turkish
n. yaşça küçük kimse, küçük kimse, genç, oğul, ast, birinci sınıf öğrencisi
JUNIOR : English Turkish
adj. küçük, genç, ast, çocuk
JUNIOR BOOKS : English Turkish
n. çocuk kitapları
JUNIOR CLERK : English Turkish
kıdemsiz kâtip, ikincil derecedeki memur veya görevli
JUNIOR COLLEGE : English Turkish
yüksekokul, iki yıllık yüksekokul
JUNIOR COMMON ROOM : English Turkish
n. öğrenci dinlenme odası
JUNIOR DEBT : English Turkish
teminatsız borç, öncelikli borçların ödenmesinden sonra geri ödenecek olan borç
JUNIOR HIGH SCHOOL : English Turkish
ortaokul
JUNIOR OFFICER : English Turkish
astsubay
JUNIOR PARTNER : English Turkish
küçük hissedar, diğer ortaklardan daha düşük konumda olan ortak, yakın zamanda görevlendirilmiş olan ortak
JUNIOR SCHOOL : English Turkish
n. ilkokul
JUNIOR SECURITIES : English Turkish
ikinci derecedeki teminatlar, teminat olarak kullanılan ipotekli varlıklar
JUNIOR STAFF : English Turkish
alt düzey personel, alt kıdemli personel, daha alt mevkide olan personel üyeleri
JUNIOR TECHNICAL COLLEGE : English Turkish
meslek yüksek okulu
JUNIOR-HIGH SCHOOL PUPILS : English Turkish
ortaokul öğrencileri, 7’nci ve 9’ncu sınıflar arası olan öğrenciler
JUNIOR-HIGH SCHOOL TEACHER : English Turkish
ortaokul öğretmeni, ortaokulda eğitim veren kişi (7’nci, 8’inci ve bazen 9’uncu sınıflar)
JUNIORITY : English Turkish
n. yaşça küçük olma, astlık
JUNIPER : English Turkish
n. ardıç
JUNISHI : English Turkish
n. Junishi, her yıl için bir hayvan temsil eden 12 sembole (12 yıl için) ayrılmış olan Çin burçları (Japon ve Kore burçlarının temelini oluşturan), Asya’ya özgü zodyak
JUNK : English Turkish
n. çöp, değersiz şey, hurda demir, ıvır zıvır, döküntü, hurda, esrar, uyuşturucu, çin yelkenlisi
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani