English Turkish
LAYPERSON : English Turkish
n. belirli bir meslekten olmayan, profesyonel olmayan, uzman olmayan; ruhban sınıfından olmayan dinsel örgüt üyesi
LAYSTALL : English Turkish
n. süprüntü ve çöplerin atıldığı yer
LAYUP : English Turkish
n. tek elini kullanarak topun çembere doğru atıldığı basketbol hareketi (genellikle çarpma tahtasına sektirerek)
LAYUP : English Turkish
n. kereste tabakalarını kontrplak içine presleme işlemi; tutturulmuş malzeme oluşturmak için yapılan malzeme tabakaları ve yapıştırıcı tabakaları birleştirme işlemi; kesilmeden önce üzerine desen eklenen kumaş katmanları
LAYWOMAN : English Turkish
n. meslekten olmayan kadın, rahibe olmayan kadın
LAZAR : English Turkish
n. fakir ve hasta kimse, cüzzamlı
LAZARET : English Turkish
n. fakir hastanesi, karantina yeri, gemi ambarı
LAZARETTE : English Turkish
n. lazaret, cüzamlı veya başka bulaşıcı hastalığı olanları tedavi etmek için olan hastane; karantinaya alınmış gemi; karantina ile ilgili amaçlar için tasarlanan yapı; gemi deposu
LAZARETTO : English Turkish
n. fakir hastanesi, karantina yeri, gemi ambarı
LAZARIAN : English Turkish
n. Lazarist, Lazarite, Vincentian, Paris'te (Fransa) 1625 yılında St Vincent de Paul tarafından kurulan Roma Katolik "Misyon Cemaati" üyesi
LAZARIST : English Turkish
n. Lazarist, Lazaryan, Vincentyan, Paris'te (Fransa) 1625 yılında St Vincent de Paul tarafından kurulan Roma Katolik "Misyon Cemaati" üyesi
LAZARIST : English Turkish
adj. St. Vincent de Paul veya Vincentyanlar'la alakalı
LAZARISTS : English Turkish
n. Misyon Cemaati, Vincentyanlar, Lazaritler, 1625 yılında St Vincent de Paul tarafından kurulan Roma Katolik rahipler ve kardeşlik cemiyeti
LAZARITE : English Turkish
n. Lazarist, Lazaryan, Vincentyan, Paris'te (Fransa) 1625 yılında St Vincent de Paul tarafından kurulan Roma Katolik "Misyon Cemaati" üyesi
LAZARITES : English Turkish
n. Misyon Cemaati, Vincentyanlar, Lazaristler, 1625 yılında St Vincent de Paul tarafından kurulan Roma Katolik rahipler ve kardeşlik cemiyeti
LAZARUS : English Turkish
n. Lazarus, (İncille ilgili) İsa'nın dirilttiği adam; Yeni Ahit'te bir kıssada bahsedilen hasta dilenci
LAZARUS LUDOVIC ZAMENHOF : English Turkish
n. (
1917) göz doktoru ve 1887'de Esperanto'nun mucidi
LAZE : English Turkish
v. tembellik etmek, tembelleşmek
LAZE AROUND : English Turkish
v. tembellik etmek, tembel olmak
LAZE AWAY : English Turkish
v. tembel tembel vakit geçirmek
LAZILY : English Turkish
adv. tembelce, üşengeç bir şekilde, aylak aylak, uyuşuk bir şekilde, yavaşça
LAZINESS : English Turkish
n. tembellik, miskinlik
LAZIO : English Turkish
n. Lazio, İtalyan futbol takımı
LAZULI : English Turkish
n. lacivert taşı, mücevher olarak kullanılan koyu mavi mineral; gök mavisi, gökyüzü rengi
LAZULINE : English Turkish
adj. gök mavisi, lacivert taşı renginde olan
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani