Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
LEAFLESS : English Turkish

adj. yapraksız

LEAFLESSNESS : English Turkish

n. yaprkasızlık, yaprak yokluğu, yapraksız olma

LEAFLET : English Turkish

n. yaprakçık, bileşik yapraklardan biri, kitapçık, broşür, el ilanı

LEAFLIKE : English Turkish

adj. yaprak gibi, yaprağa benzeyen, yaprak biçiminde olan

LEAFSTALK : English Turkish

n. yaprak sapı, yaprağı gövde ile birleştiren ince sap

LEAFY : English Turkish

adj. yapraklı, yapraksı, yaprak halinde

LEAGUE : English Turkish

n. küme, lig, dernek, birlik, işbirliği, antlaşma, fersah

LEAGUE CUP TOURNAMENT : English Turkish

lig kupa turnuvası, lig üyeleri tarafından oynanan oyunlar serisi

LEAGUE OF ARAB STATES : English Turkish

Arap Birliği, genel Arap çıkarlarını desteklemek için kurulan Arap ülkeleri işbirliği organizasyonu, LAS

LEAGUE OF NATIONS : English Turkish

Milletler cemiyeti, I. Dünya Savaşı'nın ardından dünya barışı ve işbirliğini sağlamak için kurulan uluslararası organizasyon, Birleşmiş Milletler'in atası (
1938)

LEAGUER : English Turkish

n. lig takımı, lig üyesi

LEAH : English Turkish

n. bir bayan ismi; Yakub'un ilk eşi (İncille ilgili)

LEAK : English Turkish

n. sızıntı, sızma, kaçak

LEAK : English Turkish

v. sızmak, kaçak yapmak, akmak, sızıntı yapmak, sızdırmak

LEAK OF INFORMATION : English Turkish

ilgi sızması, bilginin ortaya çıkması

LEAK OUT : English Turkish

sızmak, sızdırmak

LEAKAGE : English Turkish

n. sızıntı, sızma, kaçak, fire, sızıntı miktarı

LEAKAGE OF INFORMATION : English Turkish

ilgi sızıntısı, gizli bilgileri ortaya çıkarma

LEAKANCE : English Turkish

n. izolatör iletkenliği (Elektrik)

LEAKED INFORMATION : English Turkish

sızmış bilgi, gizlice ortaya çıkarılan gizli bilgi

LEAKER : English Turkish

n. sızdıran kimse veya şey, bir şeyin yayılmasına veya sızmasına izin veren kimse veya şey (sıvı, bilgi, vs.)

LEAKEY : English Turkish

n. bir soyadı; Mary Leakey (
1996), İngiliz antropolog ve arkeolog; Louis Leakey (
1972), İngiliz antropolog ve arkeolog; Richard Leakey (1944 doğumlu), Kenyalı paleantropolog

LEAKINESS : English Turkish

n. sızdırılabilir olma, sızma niteliği olma

LEAKING : English Turkish

adj. sızan, akan, sıvının girmesine veya akmasına neden olan; sızıntı yeri olan

LEAKING OUT : English Turkish

n. sızdırma