Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
MUTUAL BORROWER : English Turkish

karşılıklı borçlu, bir borcu birlikte geri ödeme zorunluğu olan birkaç komisyoncudan biri

MUTUAL COMPANY : English Turkish

hisse sermayesi olmayan şirket, karları sahipleri arasında yatırım oranına göre bölünen şirket

MUTUAL CONSENT : English Turkish

karşılıklı rıza, karşılıklı onaylama, iki taraflı anlaşma, iki taraf arasındaki muvafakat

MUTUAL COVER : English Turkish

irbirine paralel olarak hareket eden iki askeri birim tarafından sağlanan karşılıklı gözetleme sahası ve koruma

MUTUAL EFFECT : English Turkish

n. etkileşim

MUTUAL EXCLUSION : English Turkish

karşılıklı hariç tutma, (Bilgisayar yazılımı) ortak veri kaynaklarına senkronize (eşzamanlı) çoklu erişim (belli bir anda bir proğrama erişime imkan sağlayan ve geri kalanların hepsini dışarda tutan "kilitli-açık" anahtarını kullanan)

MUTUAL FRIEND : English Turkish

ortak arkadaş

MUTUAL FUND : English Turkish

aşka şirket hisselerine yatırım yapan şirket

MUTUAL INDUCTION : English Turkish

karşılıklı indüksiyon, elektrik akımı taşıyan iki bitişik iletken arasında meydana gelen elektromanyetik indüksiyon

MUTUAL INFLUENCE : English Turkish

karşılıklı etki, iki taraflı etki

MUTUAL LOVE : English Turkish

n. karşılıklı sevgi, karşılıklı aşk

MUTUAL SOCIETY : English Turkish

dayanışma derneği, kooperatif, karşılıklı yararlı örgüt

MUTUAL TRUST : English Turkish

karşılıklı güven, karşılıklı inanç, iki taraflı itimat

MUTUALISE : English Turkish

v. karşılıklı yapmak, iki taraflı hale getirmek, karşılıklılık durumuna değiştirmek, bağımsız olmasına neden olmak; karşılıklı olmak; işletme veya şirket birleştirmek (ayrıca mutualize)

MUTUALISM : English Turkish

n. mutualizm, sosyal ve kişisel saadetin ideal durumu olarak karşılıklı dayanışma (Felsefe)

MUTUALIST : English Turkish

n. karşılıklı bağımlılığı destekleyen kimse, mutualizm savunucusu, karşılıklı sosyal ve bireysel dayanışmaya inanan kimse

MUTUALITY : English Turkish

n. karşılıklı olma, mukabele

MUTUALIZATION : English Turkish

n. karşılıklı olma durumuna getirme, bağımsız hale gelme; işletme veya şirket birleştirme

MUTUALIZE : English Turkish

v. karşılıklı yapmak, iki taraflı hale getirmek, karşılıklılık durumuna değiştirmek, bağımsız olmasına neden olmak; karşılıklı olmak; işletme veya şirket birleştirmek (ayrıca mutualise)

MUTUALLY : English Turkish

adv. karşılıklı olarak

MUTUALLY EXCLUSIVE : English Turkish

karşılıklı hariç, ikinci bir şeyin kabul edildiği zaman bir şeyi otomatik olarak reddetmek

MUTULE : English Turkish

n. (Mimarlık) füruş, Dorik korniş koronasının dışına çıkan düz blok

MUTUS : English Turkish

n. ayın dördüncü çeyreğinde bir krater

NET PROCEEDS : English Turkish

n. net kâr, net hasılat

NET PROFIT : English Turkish

net kâr